86 Yaşındaki Ali Amca’nın feryadı: ”Gideceğim bir yer kalmadı”
Haber: Serra Taylan
(ELAZIĞ) - Elazığ Valiliği, 250 konteynerin bulunduğu Kırklar Mahallesi Konteyner Kent sakinlerinden konteynerleri boşaltmalarını istedi. Duruma tepki gösteren konteyner kent sakinlerinden 86 yaşındaki Ali Polat, konteynerden çıkınca gidecek yeri olmadığını belirterek, "Benim gibi çok kişi var. Gidecek hiçbir yerim yok. Öyle boş bir alanda kalacağım" dedi.
Elazığ Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından Elazığ'daki 2020 depremi ve ardından 6 Şubat depremlerinden etkilenen depremzedelere tebligat gönderilerek, yaşadıkları konteyner kenti boşaltmaları istendi. Ev kiralama imkanları olmadığını belirten depremzedeler ise buna tepki gösterdi.
''Elimde bir burası var. Buradan da çıkarırlarsa boş bir alanda kalacağım''Konteyner kentte yaşayan 86 yaşındaki Ali Polat, şöyle konuştu:
"Birkaç hastalığım var. Gidebileceğim bir yer yok. Tek başına yaşamam gerekiyor. Hastalıktan dolayı yalnız yaşamam lazım. Misafirhane gibi, otel gibi bir yer olmalı. Onu da yapamayacağıma göre buradayım. Elektriği, suyu keserlerse bir şeyler düşünülür. Benim gibi çok kişi var. Gidecek hiçbir yerim yok. Öyle boş bir alanda kalacağım. Sadece ben değil ki bir çok insan var. Devlet bize sahip çıkmalı’’
''Ben mecburiyetten buradayım.''
Hasta olduğu için çalışamayacak durumda olduğunu ifade eden Alaaddin Bekler de gidecek yerinin olmadığını belirterek, "Ev olmadığı için buradayız. Ev olsa, onlar dur dese de ben durmam. Ben mecburiyetten buradayım. Maddi durumum iyi olsa 5 dakika burada durmam. Eşim rahatsız, ben rahatsızım, bir şey yapamıyoruz. Oğlum da engelli, kızım küçük. Bir şey yapamıyorum. Elektriğimizi kesecekler. Geldiler, 'Ev buldunuz mu' dediler? 'Bulmadık' dedim. 15 bin lira en düşük ev. Ben nasıl edeyim? Engelliyim, çalışamıyorum" diye konuştu.
Semra Bekler ise iki yıldır konteynerkentte kaldıklarını belirterek, "Ben 15 bin lira kira nasıl vereyim? Kiraya gidemem ki. Bize destek vermediler. 'Çıkın, kira yardımı vereceğiz' diyorlar ama ben inanıyorum" dedi.
''7 bin lira maaşım var.1+1 ev 8 bin lira.''
Yalnız yaşayan ve 7 bin lira maaşla geçinmeye çalıştığını ifade eden Sıdıka Özgen de konteyner kentten çıkarıldığı takdirde gidecek yerinin olmadığını ve kira ödeyemeyeceğini söyleyerek, "Herkes sesimizi duysun. Benim hiçbir gelirim yok. Oğlum cezaevimde. Benim kızım okulu bıraktı, çalışıyor, aylığı 15 bin lira. Kendine zor bakıyor. Ben kiramı bile veremiyorum. Şu an geçim zor. Babamdan maaş kaldı. Onun da yarısını ablam alıyor. Ben o parayla kira mı vereyim? 10 bin liradan aşağı ev yok. Gidecek yerim yok. Elektriği kesseler, dolapta biraz bir şeyler var, o da gider hep zarardır" diye konuştu.
''Bize kira ve taşınma parasını vereceklerine o parayla iki göz bir ev yapsınlar bizde içinde barınalım.'' Müzehher Mutlu da konteynerkentte kızıyla kalan bir anne olarak kira ödeyecek durumda olmadığını söyledi. Sosyal Yardımlaşma Müdürlüğü’nden gelenlerin olduğunu, kira yardımı sözü verildiğini ifade eden Mutlu konteynerkentte 60 tan fazla aile olmasına rağmen bu yardım sözünün sadece 5-10 aileye verildiğini belirterek şunları söyledi:’’ Geçici değil kalıcı çözüm istiyoruz. Devletimiz büyüktür. Bizlere sahip çıkılsın. Engelli olan, hasta olan, hiçbir geliri olmayan aileler var. Buraya Sosyal yardımlaşma Müdürlüğü’nden gelip birkaç aile ile görüştüler. Bizimle de görüştüler. Destek vereceklerini kira yardımı yapacaklarını söylediler. Bunun için teşekkür ediyoruz. Ama bu yaşanan mağduriyetler için kalıcı değil geçici bir çözüm olacaktır. Bizlerin , hepimizin istediği başımızı sokacak, kovulma korkusu olmadani kira ödeyememe derdi olmadan yaşayacağımız bir ev. Gerekirse canımızı dişimize takar, kendi imkanlarımız ölçüsünde ödeme de yaparız. Bedava ev değil, sosyal konut istiyoruz.Yetkililerimizin sesimize kulak vermesini istiyoruz. Bize kira ve taşınma parasını vereceklerine o parayla iki göz bir ev yapsınlar bizde içinde barınalım. Yardım için zaten büyük paralar harcanacak’’