Bit pazarında işler kesat…‘’İnsanlar çocuklarına harçlık vermek için giysilerini satıyor’’

HABER/SERRA TAYLAN Elazığ’da 2. El giyim satan mağazalar da ekonomik krizden etkilendiklerini ve 2. El giysileri bile satamadıklarını söylediler.  Yılmaz çağlar isimli işletmeci Elazığ’da ‘Bit Pazarı’ denilen merkezde işlettiği mağazasında artık iş yapamadığını ve bir çok kişinin işyerini kapatacak hale gediğini söyledi. İnsanların alım gücü olmadığı için giysilerini satmak zorunda kaldıklarını ifade eden Çağlar durumu : ‘’ Bin 500 liralık malı burada 50 liraya veriyor muhtaç olduğu için. Yoksa onu getirip burada satmaz yani. Ben soruyorum:’ Kardeşim sen burada bana bu fiyatla satıyorsun ama gidip orada almaya kalksan alamazsın. Diğer tarafta çocuğuna bir şey alamazsın’’ ‘’Ne yapayım abi bir çocuğuma harçlık yapayım’’ diyor.’’ Diyerek anlattı.   ‘’İnsanlar çocuklarına harçlık vermek için giysilerini satıyor’’ Elazığ’da 2. El giyim satan mağazalar da ekonomik krizden etkilendiklerini ve 2. El giysileri bile satamadıklarını söylediler. Yılmaz çağlar isimli işletmeci Elazığ’da ‘Bit Pazarı’ denilen merkezde işlettiği mağazasında artık iş yapamadığını ve birçok kişinin işyerini kapatacak hale gediğini söyledi. ‘’İşlerimiz biraz durgun. Adam geliyor, İkinci eli bile alamıyor, pahalıdır yani. Gerçekten mesela biz ikinci eli eskiden bu gömleği eskiden 40- 50 TL’ye verirdik. Şu an 100-150'ye kendimiz zor alıyoruz. 150'ye veriyoruz, 20-30 lira zor kalıyor bize. Bütün arkadaşlarım bu işi bıraktı. Belki ben de bırakırım. Çünkü neden kiralar pahalandı, hayat şartları çok zor oldu. Millet alamıyor. Bir bakıyorsun adam geliyor diyor ki: ‘Benim elbiselerim evde kalmış, satıyorum. Çocuğuma ayakkabı alıyorum. Çocuğuma pantolon. O şekilde yani. Vallahi bakıyorsun adama, kıymıyorsun bakasın. Bu elbiseye bakıyorsun hepsinden daha markalı. Öyle pantolonlar buraya düşüyor ki; teki 2 bin-2 bin 500. Buraya getirip 50 liraya 100 liraya veriyor. 2 bin 500'lük malı burada 50 liraya veriyor muhtaç olduğu için. Yoksa onu getirip burada satmaz yani. Ben soruyorum:’ Kardeşim sen burada bana bu fiyatla satıyorsun ama gidip orada almaya kalksan alamazsın. Diğer tarafta çocuğuna bir şey alamazsın’’ ‘’Ne yapayım abi, çocuğuma harçlık yapayım’’ diyor. Bakın hiç kimse yok, bayram ağzı ama bir Allah'ın kulu yok. ‘’ ’Adamın ayağında ayakkabısı yok, yırtık ya da yıpranmış. 100-150 liralık bir ayakkabıyı almakta bile tereddütte kalıyor.’’ 20 yıldır ikinci el giysi alım satımı yaptığını söyleyen Önder Eser, insanların kendi ihtiyacı olan ayakkabıyı bile alamayacak hale geldiklerini söyledi. Eskiden 2. El de olsa alabilenler olduğunu ama şimi satış yapamadıklarını belirten Eser şunları söyledi: ‘’Aşağı yukarı 20 senedir bu mesleğin içerisindeyim. İşlerimiz düşük. Milletin ikinci el alım gücü de yok. Yani düşün burada 100 liraya 150 liraya ayakkabı satılıyor. Onu gelip veremeyen insanlarımız var. Normalde bile bayramlığı geçtim. Adam gelip burada ayağında ayakkabısı yok, yırtık ya da yıpranmış. 100-150 liralık bir ayakkabıyı almakta bile tereddütte kalıyor. Adamın parası yok. Param yok diyor. Borca ver diyor burada. Ben şunu söyleyeyim dediğim gibi eskiden millete verip bağış yapıyorlardı. bağışladı kişi de olmadığı zaman getirip satıyordu ya da değiştiriyordu şimdi öyle insanlar geliyor ki ben bunu satıyorum niye vereyim diye satıyorlar biz de alıyoruz.  Bence insanların alım gücü hiç iyi değil. Bizim ikinci el dükkanımız da var mesela. Eşya alım satımı yapıyoruz. Buranın dışında ikinci el eşya da satıyorum. 10-15 gündür ben siftah yapmamışım diğer dükkanda. Burada da aşağı yukarı 3-5 parça bir şey satmışım. 300-500 lirayla da dükkan kapatıldığı zaman bu kendini çevirmiyor. Öyle bir duruma gelmişiz ki, açık söyleyeyim;biz işi bırakma durumuna . Dükkan sahipleri kira ile anlaşamıyoruz. Yani çıkartamıyoruz. Açıkçası bu.’’   ‘’Bazıları 10 defa gelip gidiyorlar. Bir gömlek, bir pantolon alabilmek için. Durumu olsa yapar mı?’’ Elazığ Bit Pazarında esnaflık yapan Şah Haydar Zülal de insanların bir parça 2. El gisyi alabilmek için defalarca işyerine geldiğini, indirim için yalvaracak hale geldiklerini söyledi. İşlerinin çok zora düştüğünü ifade eden Zülal şunları söyledi: ‘’Adam eliyor, yalvarıyor yakarıyor bana. ‘50 liraya gömlek ver’ diyor, ‘20 liraya bana gömlek ver’ diyor. Ben veremem ki. Ben kendim 50- 60- 70'e eski gömlek alıyorum. Ama sıfırını alsan 1000 lira. Mallar iyi yani, kaliteli. Ben kendim giyiyorum, ben de buradan giyiniyorum. Mağazaya gitsem dünyanın parası. Bu Suriyeliler gittikten sonra daha çok düştü işlerimiz. Suriyeliler olduğu zaman çok canlıydı burası. Suriyeliler çalışıyordu, inşaatçı takımıydı hep onlar her gün de geliyorlardı. Alan da var, alamayan da var. Adam 40 dereden su getiriyor. Adam da haklı. Yani ısrar ediyor, yalvarıyor, üstümüze geliyor. Bazıları 10 defa gelip gidiyorlar. Bir gömlek, bir pantolon alabilmek için. 50 lira vereyim mi deyip duruyorlar.  Ben de ‘50 liraya gömlek yok diyorum, varsa getir ben 100'e alayım’ ,80'i alayım. Durumu olsa bunu yapar mı?  Bazıları geliyor nasıl fiyatı söyleyince alıp gidiyor o da hiç itiraz etmiyor o tarz insan da var.’’
Benzer Videolar