Ana Sayfa GÜNDEM 26 Nisan 2024 114 Görüntüleme

USTA EĞİTMEN YILDIRIM: “TÜRKİYE’DE SANATA SİYASAL BASKI VAR”

HABER/ FUNDA CANPOLAT

Elazığ’da 14 yıl tiyatro eğitmenliği yapan Mahmut Yıldırım, Türkiye genelinde “sanata siyasal bir baskı” uygulandığını dile getirdi. Sanatsal faaliyetlerin yeterince desteklenmediğine değinen Yıldırım, Elazığ’da daha önce festival girişimlerinin engellendiğini ve seslerini yeterince duyuramadıklarını söyledi.

Yıldırım, “Sanatsal faaliyetlere bir baskı var. Destek veriliyor deniliyor ama destek almak için de dikenli yollardan geçmek zorundasınız. Uzanamıyorsunuz, yetişemiyorsunuz.” dedi.

SANATSAL FAALİYETLER ELAZIĞ’IN İLERLEMEMESİNİN TEK SEBEBİ

Tiyatro Eğitmeni Yıldırım, yerel sanatçılara değer verilmediği konusuna da değinerek  “Özellikle yerel sanatçılarımıza hiç önem verilmiyor. Genelde para verilip dışarıdan getirilen ekiplerle faaliyet yaptıklarını zannediyorlar. ” ifadelerinde bulundu.

Elazığ’da özellikle  2020 yılında meydana gelen “Elazığ Depremi”  sonrası nitelikli göç verilip niteliksiz göç alınmasının sanatsal faaliyetleri olumsuz etkilediğini belirten Yıldırım yaptığı açıklamada şöyle konuştu;

“2024 yılı itibari ile 14 yıl oldu bu mesleği yapalı lise dönemlerimize başladık. Lise bittikten sonra şu anda 14. yılımızda girdik. 14 senedir sanat camiasının içindeyiz. İlimizde sanatsal faaliyetlere çok fazla önem verilmiyor.  Özellikle yerel sanatçılarımıza hiç önem verilmiyor. Genelde para verilip dışarıdan getirilen ekiplerle faaliyet yaptıklarını zannediyorlar. Yani ünlü bir şarkıcı getirip,  pop şarkı ile playback yaptırıp bunun kültürel bir faaliyet olduğunu zannedenler var. Ya da koca koca maskeleri taktırıp sahneye çıkartıp bunu tiyatro zannedenler var. Ama bizim ilimizde sanatsal faaliyetler Elazığ’ın ilerleyememesinin tek sebebi.

Elazığ’da sanata güzel bir yaklaşım var. Elazığ devlet tiyatrosu izleyicisi çok fazla benim keza oyunlarım 13 senedir izleniyor. Seyirci bakımından sıkıntı yok. Sanatı seven, tiyatroyu seven bir kesimimiz var ama depremden sonra tabii ki bayağı bir göç verdik. 2020 depreminden sonra 50- 60 bine yakın göç verdik. İşte vasıflı kişilerin gitmesi vasıfsız kişilerin şehire dolması şehrin kültürel yapısını çok etkiledi.”

KESİNLİKLE TÜRKİYE’ DE SANATSAL FAALİYETLER ÜZERİNDE 

Yıldırım, Türkiye’de sanatsal faaliyetler üzerinde  siyasal  bir baskı olduğunu vurguladı.  Maddi imkanlardan dolayı tiyatro ekiplerinin turnelere zorlukla çıktığını belirten Yıldırım Belediye ve Valiliklerden destek çağrısında bulundu.

Yıldırım açıklamasının devamında şöyle konuştu;

“Kesinlikle Türkiye’de sanatsal faaliyetler üzerinde bir baskı olduğunu düşünüyorum. Sanatsal faaliyetlere bir baskı var. Destek veriliyor deniliyor ama destek almak için de dikenli yollardan geçmek zorundasınız. Uzanamıyorsunuz, yetişemiyorsunuz. Farklı illerde turneler yapmak istiyorsunuz, yapamıyorsunuz. Bir tiyatro oyununun turneye çıkması ya da salon kirasını ödemesi çok yüklü bir miktar. En başından şöyle söyleyebilirim 15 – 20 bin salon kirası bir de buna yol gidiş geliş, yeme içmeyi de ekleyin bir tiyatro ekibinin turne yapması çok zor oluyor. Ya tek kişilik oyun oynayacaksınız ya da çıkmayacaksınız turneye olay bu . Ya da belediyelerin ve valiliklerin destek vermesi lazım. Baskı oluşturuyor mu?  Oluşturuyor.  Desem ki ben kendi oyunlarımı en güzel mecralarda, köylerde oynayayım destek olun ama bunu tabii ki kendi ilimize duyuramadık bu ülkeye nasıl duyuralım.”

KÖFTENİN SALÇASI YANDI DİYE FESTİVAL YAPILMAZ

Elazığ’da her yıl düzenlenen “Salçalı köfte” festivaline tepki gösteren Yıldırım, daha önce sanatsal festival girişimlerinin engellendiğini belirtti.  Bir şehrin tanıtımının en iyi şekilde festivaller ile yapılacağını belirten Yıldırım, “Salçası yandı diye köftenin festivali düzenlenmez. Sanatsal festival yaparsınız gelen konuklara gastronomi ve mutfağını tanıtırsınız.” diye konuştu.

Yıldırım açıklamalarının devamında;

“Festivaller bir şehrin kültürel olarak kanatlarıdır diyebiliriz ve bütün şehrin kültürel yapısını yemeklerini sanatlarını bir festivalde tanıtabilirsiniz. Bir şehirde köftenin salçası yandı diye festival yapılmaz. Sanatsal festivaller yapılır gastronomi ve mutfak bunların aracılığı ile tanıtılır. Biz 2013’te festival yaptığımızda sloganımız şuydu; “Elazığ bizi konuşsun diye değil Türkiye Elazığ konuşsun diye festival yapıyoruz” demiştik ve bundan da Çanakkale’deki bir Tiyatro ekibinin bilmesi ya da Denizli’den gelip Elazığ’da gezmeleri festivalleri sadece tiyatro olarak düşünmeyin ya da sinema insanlar buraya gelip oyunu oynamadan Elazığ’ın tarihi yerlerini kültürel yapısını gezip yemeklerini yiyip ondan sonra Elazığ’ın tarihi yapısını kültürel yapısını her şeyini öğrenip yemeklerini yiyip ondan sonra gidip kendi şehirlerinde anlatıyorlar yani festivalin aslında önemi şehrin tanıtımıdır biz bu konuda eksiğiz hala bir adım  atamadık girişimlerimizde sesimizi duyuramadık maalesef artık uğraşmıyoruz zaten sesimizi duyurmak için. ”

EN SON 2013 YILINDA FESTİVAL YAPILDI

“Daha önce Nejat Uygur vefat ettikten sonra onun anısına üç tane festival düzenledik. Birinci, ikinci ve üçüncü Nejat Uygur tiyatro festivali yaptık. Birincisi yerel oldu. İkincisi biraz daha ulusal çapta oldu. 7  bölge katılım sağladı, üçüncüsü daha kapsamlı oldu. Üçüncü festival en son 2013 yılında yapıldı. 7  bölgeden yedi tane tiyatro ekibinin masraflarını karşıladık ve tamamen içerisinde bulunarak faal bir şekilde yer almıştık. Bizler de oynadık. Haldun Dormen’in karşısında sahne alma şansımız olmuştu ve kendisinin örgüsüne mazhar olmuştum. Yani beni sahnede gördükten sonra “sen de gençliğimi görüyorum” demesi benim için büyük bir onurdu. En büyük alkış ya da moral nedir dersen budur benim için. Haldun Dormen gibi bir Ustanın sen de gençliğimi görüyorum demesi o festivalin ne kadar önemli olduğunu, gençlerin ne kadar önünün açılması gerektiğini göstermiş oldu.

En son 2013 yılında yapıldı ondan sonra zaten yaptırmadılar ya yapamadık ya da kabul olmadı.  Şu anda festival için bir düşüncemiz var mı?  Var. Muhtemelen önümüzdeki  yıl 2025 yılında bir “Anadolu Tiyatro Festivali” olarak tekrardan faaliyet göstereceğiz.”

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com