Elazığ’da neler oluyor kim dur diyecek. Yalanlar içinde tereyağı gibi eridikten sonra adına Taktak, Laklak ve Katkatçılar şehri dediğim Elazığ’da gün geçmiyor ki bir intihar bir yaralama ve bir öldürme olmasın. Gencinden yaşlısına birçok evladını bu yüzden kaybeden Elazığlı yaşananları gördüğü halde suskunluğunu koruyup gününü gün etmeye devam etse de yürekleri yangın yeri olanlarda var. Bunlardan biride benim. Her olay olduğunda kendimi ve evlatlarımı acıyı yaşayan insanların yerine koyarak kıyaslama yapıyorum. Sonra derinlere dalıp sebep arıyorum.

Aklıma ilk gelen Ekonomi bozukluğu oluyor. Sonra uyuşturucu! Çünkü şehrimiz aynı zamanda uyuşturucu üssü gibi. inanın bana, benim gibi ömründe Esrar başta olmak üzere diğer uyuşturucuları görmemiş ve tanımamış insan sayısı çok azdır. Ancak, bunlara bağımlı olanlarda hızla artmaktadır. Öyle ki; uyuşturucu kullanma yaşı 10 yaşlara kadar düşmüştür. Ekonomi ve uyuşturucudan sonra sırayı umutsuzluk, ümitsizlik, çaresizlik, ilgisizlik ve sahipsizlik almaktadır. Başına iş gelen gencimiz bunu kimseye anlatamayınca buhrana kapılıp çareyi kendi canına kıymakta bularak yaşamına son vermeyi seçiyor.

Biraz olgun olanlarımız da bozuk olan ekonomileri yüzünden başlarına iş açarken ben yaştakilerin derdi olan akılsızlık ve hoşgörüsüzlük sebep oluyor hem kendilerine hem de aile fertlerine. Mesela bir genç kızın ve bir genç erkeğin birbirlerini sevmelerini dahi kaldıramazlar. Çünkü onlar sevgi nedir bilmiyorlar. Maddi güçlerinin çok şeyin üstesinden geleceğini sanarak ruh gibi yaşamaya çalışıyorlar. Bu cenahın birtek derdi var oda para yığmak ve alabildiğince zengin olmak.

Gençlerinin sonunu düşünmeyen bu cenahın bu şehre verdiği zararı gavur bile vermez. Amma velakin toplumun düçar insanları da bu tiplere istemeden de olsa değer veriyor. Neyse buralara girmeyeyim şimdi. Herkes bu tipleri çok iyi biliyor. Sonuç olarak şehir iyi yönetilmiyor beyler. Elinde Möhür olanlarda vicdan yok vicdan sahibi olanlarda ise yetki! Sonu nereye varacak bilmiyorum. Birilerinin çıkıp birşey yapacağına da inanmıyorum. Ama yinede gündeme getirerek gelin herşeyi bir kenara bırakında bu kötü gidişatı durdurmaya bakın. Yoksa bu ateş harlanırsa hepimizin kendisi de evlatları da tehlike altında olacak diyor, Genç yaşlı demeden herkesi bir araya getirip anlatın ve anlayın insanların dertlerini. Biraz sevgi biraz ilgi çok şeyi değiştirip hepimizi huzurlu edecektir. Saygı ve sevgilerimle.

GENÇLERİNİ ANLAYAN VE YÖN VEREN HERKESE SELAM OLSUN.