Geçtiğimiz günlerde CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol’un seçimler öncesi aday belirlenmesi amacı ile önseçim talepleri konusunda yaptığı bir açıklamada: ”Daha önceki seçim dönemlerinde kimse Elazığ’dan müracaat bile etmemiş. Bırak ön seçim olsun mu olmasın mı tartışmasını Elazığ’dan ön müracaat olmuyordu. Bir kişiyi ikna ederlerdi gel buradan milletvekili adayı ol diye. O da 5 kişi bulurdu arkasında 5 kişi olsun diye bir süreç var. Bu süreçten çıktık başarılı bir sürece girdik. CHP Elazığ milletvekilliğinde listeyi ben yapacağım. Benden sonraki her adayımız benden genç olacak. Onları yetiştireceğim bir dahaki dönem hangisi başarılı olursa ön plana çıksın. Elazığ’da ön seçim yok” demişti.
Gürsel Erol’un bu açıklamaları CHP tabanında ön seçim talebinde bulunan kesim tarafından tepkiyle karşılanırken, konuya dair bir açıklama da CHP 26. Dönem Elazığ Milletvekili Ali Özcan tarafından geldi.
HARPUTTİMES Haber’e yaptığı açıklamada önseçim kararının parti meclisi tarafından verilecek bir karar olduğunu hatırlatan Özcan,:” Bizim bir tüzüğümüz var. Parti tüzüğümüz şunu emreder. Bir; Önseçim.Bu önseçim 40 ilde yapılmak mecburiyetinde.Buna Genel Başkan tek başına karar vermez. Sadece görüş belirtir. Ön seçim kararı hangi illerde olacaksa parti meclisinin vereceği bir karardır ve oylamayla olur. Hiç kimsenin vereceği bir karar değildir. Kimsenin tekelinde değildir.” dedi.

ÖNSEÇİM KARARINI PARTİ MECLİSİ VERİR.BU KARAR KİMSENİN TEKELİNDE DEĞİLDİR

Milletvekilliği aday belirleme sürecinde ön seçimin yapılıp yapılmaması konusunda tek yetkili organın parti meclisi olduğunu belirten Ali Özcan, bu konuda genel başkan da dahil kimsenin parti meclisinin üzerinde bir karar mercii olmadığını söyledi. Ali Özcan sözlerine şöyle devam etti:
” Bizim bir tüzüğümüz var.Bu tüzük Cumhuriyet Halk Partisi’nin anayasasıdır. Partimizin bir Parti Meclisi, Parti MKYK’sı var. Bir de seçilmiş Genel Başkan vardır. Seçilmiş genel başkanın üzerindeki en yüksek organ Parti Meclisidir. Bizim parti meclisinden çıkan karar en son karardır ve tartışılmaz. Genellikle genel başkan, adaylık söz konusu olduğu zaman kendi telkiniyle, arzusuyla bazı arkadaşları istemesine rağmen parti meclisi bunu reddedebilir. Bunun çok örnekleri var. Genel başkan da parti meclisinin aldığı bu karara karşı çıkmaz. Dolayısı ile ben de dahil olmak üzere hiç bir arkadaşımız parti meclisinin üzerinde değiliz. Parti tüzüğümüz şunu emreder. Bir; Önseçim.Bu önseçim 40 ilde yapılmak mecburiyetinde. Mesela bizim 24 ilde milletvekilimiz yok. Burada ön seçim yapmaya gerek yok. Burada parti şunu yapabilir. Milletvekili olmayan ilde kimin kazanabileceği gözönünde merkez bir araştırma yapar ve bunun neticesi bulundurularak aday belirlenir. Buna Genel Başkan tek başına karar vermez. Sadece görüş belirtir. Ön seçim kararı hangi illerde olacaksa parti meclisinin vereceği bir karardır ve oylamayla olur. Hiç kimsenin vereceği bir karar değildir.Kimsenin tekelinde değildir bu karar.

ELAZIĞ DA ÖN SEÇİM YAPILACAK İLLER ARASINDADIR

Elazığ’ın da ön seçim yapılacak iller arasında olduğunu söyleyen Ali Özcan, bir önceki seçimlerde aday belirleme sürecinin prosedüre uygun olmayan bir şekilde gerçekleştiğini belirtti. Özcan,o günkü koşullarda partinin sıkıntıya girmemesi adına karşı çıkmadıklarını ifade edererek şunları söyledi:
”Elazığ da önseçim yapılacak iller arasındadır. Tabi Elazığ’ın CHP vekili olmasa idi parti meclisine yapılan başvurular değerlendirilerek adaylar belirlenirdi.Bizde milllletvekili seçimleri için 3 alternatif vardır. Birincisi önseçimdir. Olmazsa olmaz. İkincisi merkez yoklaması ve üçüncüsü de eğilim yoklamasıdır. Eğilim yoklaması nedir?Eğilim yoklamasını parti kendi içinde yapar. Ama ön seçim yargı önündedir.Yani hakim önündedir.
Geçen seçimde Elazığ’da partinin bu güne dek uygulamadığı bir uygulama oldu .Daha parti meclisi toplantısını beklemeden o günkü Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı televizyonlarda :’biz elazığ’a milletvekili adayımızı atadık’ dedi. Bu bu güne kadar partimizde olmayan bir uygulamadır. Bizler o gün buna karşı çıkmadık. Çünkü Cumhurbaşkanlığı seçimleri vardı.Biz partimizin hiçbir zaman sıkıntıya girmesini arzu etmeyiz. Parti terbiyemiz gereği.Partinin yazılı olmayan teammül ve kuralları vardır. Bu kurala uyduk.

SADECE ALİ ÖZCAN DEĞİL, PARTİDEKİ EN SADE ÜYENİN DE ÖNSEÇİM TALEP ETME HAKKI VARDIR

Ancak şimdi öyle bir durum yok .Herkes kendi ilinde, sadece Ali Özcan değil, ordaki en sade üye kim ise demokratik olarak önseçim talebinde bulunabilir. Biz yazılı olarak da genel merkezde bu talepte bulunacağız. Ama buna mevcut milletvekili karar veremez. Böyle bir gücü, yetkisi yok.Bunun kararını Genel Başkan da tek başına veremez. Genel Başkan bunu uygun görürse MYK’da görüşür ordan olumlu karar çıktığı anda parti meclisine götürür. Parti meclisi Elazığ’da ya ön seçim talebini kabul eder ya da reddeder. Buna saygı duyarız.

GENEL BAŞKAN BİLE BÖYLE BİR KARAR VEREMEZKEN SEÇİLMİŞ BİR MİLLETVEKİLİNİN BUNU SÖYLEMEYE YETKİSİ YOKTUR

Ön seçim kararını sadece Parti Meclisi’nin alabileceğini vurgulayan Ali Özcan, bir milletvekilinin bunu söyleme yetkisinin bulunmadığını söyleyerek, bir milletvekilinin adayları belirlemesinin de hukuka aykırı olduğunu ifade eden Özcan sözlerine şöyle devam etti:
”Genel Başkanın bile böylebir karar vermeye yetkisi yokken seçilmiş bir milletvekilinin bunu söyleme yetkisi yoktur. Hele hele’ ben 1. sırada olacağım, kalan adayları ben belirleyeceğim’ demesi hukuka uygun değildir. Sadece Elazığ değil,daha önce 13-14 ilde hiç vekilimiz yoktu.Nasıl aldık? İyi Parti ile ittifak kararı sonrası 13-14 ilde milletvekili çıkardık.Bu illerin hiçbirinde hiç bir milletvekili böyle bir talepte bulunmuyorlar. Gayet net söylüyorum. Partide ön seçim kararı almak genel başkanın yetkisinde de değildir. Teklif edebilir. Bizim en üst organımız parti meclisidir. Parti meclisi genel başkanın teklifini kabul eder ya da etmez. Buna bir örnek vermek isterim; Parti meclisindeyiz. Genel Başkan Ankara’da 2. bölgeden bir hanımefendiyi aday olarak önerdi. Ben de dahil olmak üzer 13 kişi bu öneriyi reddettik. Buna itirazen Sivas Davası’nda büyük mücadele veren başka bir arkadaşımızı önerdik .Genel başkan da oyladı. Ve bizim önerdiğimiz arkadaş vekil oldu. Yani genel başkanın önerisine rağmen yapılan oylamada diğer arkadaşımız vekil adayı oldu ve seçildi. Parti içinde böyle bir demokrasi vardır.O nedenle böye bir karar kimsenin tekelinde değildir.
Geçen sefer parti meclisinde görüşülmeden böyle bir karar açıklandığında partimizi zor durumda bırakmamak için sesimizi çıkarmadık. Şimdi öyle bir durum yok. Şimdi önseçim talebimiz vardır. Genel başkan, örgütten sorumlu genel başkan yardımcısı bu talebimize yanıt vereceklerdir.

BEN ELAZIĞ’DAN MÜCADELE VERMEK, ELAZIĞ’A HİZMET ETMEK İSTİYORUM

Bu talep için en az 13-14 Parti meclisi üyesinin talebinin olması gerekiyor. Ben Elazığ’dan mücadele vermek, Elazığ’a hizmet etmek istiyorum. . Ben diyorum ki Elazığ’a hizmet etmek istiyorum. Kabul edilmezse teşekkür ederiz. Gider başka yerden aday oluruz. Çok şükür yeterli siyasi donanım ve enerjim var. Ben Elazığlılar’dan bu yetkiyi istiyorum.
ÖNSEÇİM TALEBİMİZ KABUL EDİLMEZSE SEÇMENLE ÖNSEÇİM YAPACAĞIZ
Eğer Elazığ’da önseçim talebimiz kabul edilmezse yapacağımız şey şudur. Noter huzurunda sandıkları kurar halktan cevap isterim. Elazığ halkının talebimize karşılık cevabına bakarız. Bundan şunu çıkartabiliriz. Elazığ gerekirse Ali Özcan’ı bağımsız aday olarak görmek istiyor. Çıkan sonuca göre neticeyi değerlendiririz. Bağımsız adaylık konusu da değerlendirmeler arasındadır. Örgütle ön seçime girilmezse, seçmen ile önseçim yapacağız.
ÖNSEÇİM NETİCESİNE GÖRE BAĞIMSIZ ADAYLIK DEĞERLENDİRİLEBİLİR
Bağımsız adaylık konusunu netleştirmek gerekir. Kimi durumlarda liste dışı kalan, adaylık listesine giremeyenler bağımsız aday olarak variyet göstermek isterler. Ancak ben Ali Özcan olarak bunu tasvip etmem. Şayet bizden istenen adaylık olursa ve parti için bir ön seçim yapılmazsa daha listeler tamamlanmadan adaylığımızı ortaya koyarız. Benim talebim vekillikten önce demokrasidir. Ortak akılla ve demokratik katılımla yapılacak bir seçim her koşulda atamadan daha iyidir.
30 yıldır Elazığ’ın siyasetinden insanlar memnun değiller. 3 dönem üstüste vekillik yapan yok .Neden çünkü halkın beklenti ve talebinden uzak, birilerinin belirlediği adaylar seçiliyor. Bu da halkı memnun etmiyor.Partinin başarısını da olumsuz etkiliyor.

BAŞARILI BİR MİLLETVEKİLİNİN ÖNSEÇİM İSTEMESİ GEREKİR

Önseçimin parti içindeki huzursuzlukları bitirecek ve parti içi demokrasiyi tamamlayıcı bir unsur olduğunu belirten Ali Özcan, ön seçim talebiyle ilgili olarak amacının partideki birliği sağlamak ve kırgınlıkları gidermek olduğunu vurgulayarak :
”1980 ‘den önce bir çok parti adaylarını önseçimle belirlerdi. Bu, adayların ve seçilen insanların halk tarafından tanınmasını sağlardı.Söylemek istediğim şey ön seçim parti içerisindeki huzursuzlukları da bitirir. Kimi seçerseniz seçin. Demokrasiye inanmış bir partide önseçimin gerekli ve tamamlayıcı bir unsur olduğunu düşünüyorum. Tabandaki heyecanı alanlara taşıyan bir durumdur. Ben partideki birliği sağlamak, partilileri bir araya getirmek ve kırgınlığı gidermek istiyorum. Ön seçim sonrası mevcut vekil 1. sırda olur, ben 5. sırada. Önemli değil ki. Belki kendisi listeye bile giremeyebilir. Önemli olan tercihleri göz önünde bulundurarak aday belirlemektir. Zaten bu kadar başarılı bir milletvekilinin önseçim istemesi gerekir.”