Yüksek enflasyon ve yaşam standartlarının düşmesi sonucu piyasalarda oluşan zor koşullar nedeni ile asgari ücrete yapılan ara zamlar en düşük memur maaşının 22 bin lira olmasını gündeme taşıdı.
Artan fiyatlar karşısında maaşları erimeye devam eden memurlar da asgari ücret zammı sonrasında maaşlara yapılacak zamlar konusunda beklenti içerisindeler. Türk Büro-Sen Elazığ Şube Başkanı Tarkan Ömer Bankur HARPUTTİMES Haber’e konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.
KAMU ÇALIŞANLARININ MAAŞLARININ SADECE BİR BAŞKA ÇALIŞAN KESİM İLE MUKAYESE OLARAK BELİRLENMESİNE KARŞIYIZ
Kamu çalışanlarının maaşlarının, tarafların görüş ve önerilerine başvurulmadan, toplu pazarlıklar, ekonomik ve sosyal kriterler dikkate alınmaksızın yalnızca bir başka çalışan kesimi ile mukayese edilerek belirlenmesinin doğru bir yaklaşım olmadığını ifade eden Bankur; ”Cumhurbaşkanımızın memur maaş zamlarına ilişkin ifadelerinin geçmiş dönemde yaşanan kayıpların karşılanması için önemli aşama olarak kabul edilmesi, en düşük dereceli memur maaşının net 22 bin TL’ye yükseltilmesi için uygulanacak artışların aynı şekilde bütün kamu görevlilerine yansıtılarak memur maaşlarındaki erimenin telafi edilmesi gerekmektedir.” dedi.
Bankur açıklamasına şöyle devam etti:
”Türk Büro-Sen Genel Merkezimiz memur maaşlarına ilişkin olarak görüş ve önerilerini belirlemiştir.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz mayıs ayında, işçi ücretlerine 2023 yılının ocak ayından itibaren yapılacak artışlardan hareketle, Temmuz’da en düşük dereceli memur maaşının 22 bin TL’ye yükseltileceğini ifade etmiştir.
Türk Büro Sen olarak ; tabi oldukları mevzuat, işe alınışları, çalıştırılma biçimleri, görev, yetki, sorumlulukları ile nitelikleri birbirinden farklı iki kesimin aldıkları ücretler bakımından birbiri ile kıyaslanmasının ve anayasamızın amir hükümlerine göre devletin asli ve sürekli görevlerini ifa etmekle yükümlü kamu çalışanlarının maaşlarının, tarafların görüş ve önerilerine başvurulmadan, toplu pazarlıklar, ekonomik ve sosyal kriterler dikkate alınmaksızın yalnızca bir başka çalışan kesimi ile mukayese edilerek belirlenmesinin doğru bir yaklaşım olmadığı düşüncesindedir.”
TÜRKİYEDEKİ EKONOMİK KOŞULLAR MEMUR MAAŞLARINI ERİTMİŞTİR
Bununla birlikte Cumhurbaşkanımızın en düşük memur maaşının 22 bin TL’ye yükseltileceği yönündeki açıklamasını, memur maaşlarında yaşanan erimenin ve alım gücündeki düşüşün telafi edilmesi konusunda irade ortaya konulmuş olması nedeniyle önemli ve değerli görmektedir. Ülkemizdeki ekonomik gelişmeler, enflasyon rakamları; döviz kurlarında, mal ve hizmetlerde, yatırım araçlarında ve emtia fiyatlarındaki artış, ev ve kiralarda gözlenen yükseliş ve yoksulluk sınırı dikkate alındığında memur maaşlarının uzun zamandır erimekte olduğu, alım gücünün düştüğü, özellikle büyükşehirlerde, deprem bölgesinde ve sahil yörelerinde görev yapan kamu çalışanlarının büyük zorluklar içinde olduğu inkâr edilemez bir gerçektir.
TALEBİMİZ, MEMUR MAAŞLARINDAKİ ERİMENİN TELAFİ EDİLMESİDİR
Buradan hareketle Cumhurbaşkanımızın memur maaş zamlarına ilişkin ifadelerinin geçmiş dönemde yaşanan kayıpların karşılanması için önemli aşama olarak kabul edilmesi, en düşük dereceli memur maaşının net 22 bin TL’ye yükseltilmesi için uygulanacak artışların aynı şekilde bütün kamu görevlilerine yansıtılarak memur maaşlarındaki erimenin telafi edilmesi gerekmektedir.
KAMU ÇALIŞANLARININ BÜYÜMEDEN VE REFAHTAN PAY ALMASI İÇİN REFAH ÖDEMESİ YAPILMASINI İSTİYORUZ
Memur maaşlarına yapılacak olan zamların yanı sıra ilk altı ay için ortaya çıkan enflasyon farkının ve %6’lık ikinci yarı yıl zammının maaşlara eklenmesi ve gelir dağılımında adaletin sağlanması gerektiğinin altını çizen Tarkan Ömer Bankur sözlerine şöyle devam etti:
”Maaşlardaki zararın bu yolla telafi edilmesinin ardından 2023 yılının ikinci yarısına ilişkin artışlar, belirlenen maaşların üzerine eklenmelidir. En düşük dereceli memur maaşının 22 bin TL’ye yükseltilmesi ve bu artışların aynı şekilde maaşlara yansıtılmasından sonra, 2021 yılında gerçekleştirilen 6. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerinde alınan karar gereği, ilk altı ay için ortaya çıkan enflasyon farkının ve %6’lık ikinci yarı yıl zammının maaşlara eklenmesi ve gelir dağılımında adaletin sağlanarak memurlarımızın milli gelirden aldığı payın yükseltilmesi için bütün bu artışların üzerine refah payı eklenmesi yerinde bir uygulama olacaktır. Buna göre öncelikle en düşük dereceli memur maaşını 22 bin TL’ye yükseltecek artışlar bütün memurların maaşlarına aynı şekilde uygulanarak maaşlardaki erime telafi edilmeli, ardından enflasyon farkı ve 2023’ün ikinci yarısı için kararlaştırılan %6’lık zam verilerek maaş artışları sağlanmalı, kamu çalışanlarının büyümden ve refahtan pay alması için üzerine refah payı ödemesi eklenmelidir.
ÖNERİLERİMİZ KARŞILIK BULURSA, TÜRKİYE YÜZYILI’NA UYGUN KAMU YÖNETİMİ ANLAYIŞI GERÇEKLEŞECEKTİR
Türk Büro-Sen olarak önerilerimizin karşılık bulması halinde memurlarımızın yaşadığı kayıplar karşılanacak, 2023 yılı için nitelikli bir maaş artışı yapılmış ve kamu görevlilerinin alım gücü yükseltilmiş olacaktır. Bu yolla yeni hükümetimiz de güzel bir başlangıçla Türk Yüzyılı’na uygun bir kamu yönetimi anlayışı için ilk adımı atmış olacaktır.