Elazığ’ın Ağın ilçesinde zehirlenerek itlaf edilen köpekler vatandaşların tepkisine yol açtı. Kimliği belirsiz kişiler tarafından zehirlenerek öldürülen köpekleri gören vatandaşlar belediyeye seslenerek:’’ Bunların belediyenin veya sivil toplum kuruluşlarının bir an önce buna önlem alarak, bir barınak yaparak, bunların ıslah edilmesi çok daha güzel olurdu. Hem köpekler açısından, hem de yaşayanlar açısından. Bizler burada elimizden geldiğince bu köpekleri besliyoruz. Bunlar zararsız hayvanlar.’’ Dediler.

Elazığ’ın Ağın ilçesinde 31 Ağustos günü gece saatlerinde zehirlenerek can çekişen köpekleri gören vatandaşlar karakola giderek suç duyurusunda bulundular. Hayvanların belediye veya STK lar aracılığı ile bir barınağa götürülerek ıslah edilmesini isteyen vatandaşlar, köpeklerin zararsız olduklarını ve zaman zaman kendilerinin de beslediklerini ifade ederek zehirleyen kişi ya da kişilerden davacı oldular.

BELEDİYE VE STK’LAR BU HAYVANLARIN KATLEDİLMESİNE KARŞI ÖNLEM ALSIN

Köpeklerin zehirletilmesinden dolayı duyduğu üzüntüyü dile getiren Tayfun Atalay, köpeklere zehirli et verildiğini ifade ederek bir daha böyle bir şey yaşanmaması için belediyenin çalışma yapmasını istedi. Atalay:

‘’Maalesef dün 31 Ağustos 2023 tarihi itibarıyla saat 00.45 sularında hiç görmeyi istediğimiz olaylarla karşılaştık. İki tane köpeğin maalesef tamamıyla vahşi bir şekilde katledildiğini, zehirlendiğini gördük. Bu tür olayların ne ilçemizde, ne de başka yerde olmasını istemiyoruz. Ve kesinlikle şiddetle kınıyoruz. Bunların belediyenin veya sivil toplum kuruluşlarının bir an önce buna önlem alarak, bir barınak yaparak, bunların ıslah edilmesi çok daha güzel olurdu. Hem köpekler açısından, hem de yaşayanlar açısından. Bizler burada elimizden geldiğince bu köpekleri besliyoruz. Bunlar zararsız hayvanlar. Birimiz hepimiz ,hepimiz birimiz için. Bunlar da Rabbimin yaratmış olduğu bir canlı. Hep beraber bunları koruma ve muhafaza altına almalıyız. Gerçekten çok üzücü bir hayvanın can çekişerek, ağzından köpükler gelerek katledilmesi. Bunlara zehirli etleri verenleri de şiddet ve kınıyoruz. Bunların bir daha yaşanmaması için elimizden geldiğince, hem belediyenin, hem sivil toplum kuruluşlarının bir an önce bunlara karşı önlem almasını istiyoruz. Bu sistemin tamamıyla ortadan kalkması ve doğada yaşayan her canlının da kendisini savunabilmesi için, kendisiyle gezebilmesi için, daha iyi daha güzel hep beraber yaşayabilmesi için. Hepimiz canlılarız birlikte olmalıyız. ‘’ dedi

BU KÖPEKLER ZEHİRLENDİYSE BEN ŞİKAYETÇİYİM.KİMSENİN ONLARI ÖLDÜRMEYE HAKKI YOK

Hayvan sever Mehmet Öz de sokakta yaşayan ve sürekli bahçesine gelerek oyun oynayan köpeği beslediğini ifade etti. Öz  ancak pazartesi günü o köpeğin de zehirlendiğini fark ettiğini dile getirerek: ’’Ben pazartesi günü sağlık ocağında ilaç yazdırdım. İlkokulun oraya gittiğimde, Bizim bahçeye gelen köpeğin rahatsız olduğunu gördüm. Ben köpeğin boynunu okşadım. Baktım ki hiç tepki vermiyor,  benimle oynayan köpek hareket etmedi. Daha sonra baktım köpek kusmaya başladı. Benim aklıma zehirleme gelmedi. Köpeğin çöplüklerde bulduğu zararlı bir şey yedi, dokunduğunu zannettim. Ondan sonra bizim köpeğimiz yok. Bizim köpek bahçemizin köpeği. Hayvan 3 günde 5 günde bir  çıkıp geliyor. Bunu zehirlemenin bir anlamı yok. Ayıp bir şey. Öyle bir durum varsa şikayet ederim. Bu köpek her ne kadar bizim üzerimize kayıtlı değilse de, nihayetinde köpek de bir canlıdır. O da Cenabı Allah’ın bir yaratığıdır.Ben şahsen böyle bir zehirleme varsa şikayetçiyim. Nereye icap ediyorsa, oraya kadar şikayet ederim. Akıllı bir köpekti. Benim oğlum burada mama veriyordu, mamayı bile yemiyor, ağzıyla itiyor. Ekmek veriyoruz, ekmeği itiyor, küsüyor. Küstüğü için de daha da gelmiyor.

Akşamki olaylara şahit oldum. Sabaha kadar gözümü kırpmadım. O köpeğin can vermesi, yarım saat, bir saat titreye titreye can vermesi, benim uykumu kaçırdı. Olmaz ayıptır. Bu bir köpek canlıdır. Bunun bir takım yolu yordamı vardır. Hayvan barınağı yaparsın. Belediyenin veya herhangi bir yerin gücü yetmiyorsa, halka haber verirsin. ‘Biz bunlarla baş edemiyoruz, maddi gücümüz yeterli değil’ dersin. Halk para toplar, fırın ekmek  verir, fırına hayır parası verirsin. Hayvanları yok etmenin bir anlamı yok.  Eğer ki yok etmişlerse bunu yok etmenin bir anlamı yok.”