Ana Sayfa Güncel, GÜNDEM, Uncategorized 3 Haziran 2024 98 Görüntüleme

ET KRİZİNDEN SONRA SÜT KRİZİ DE KAPIDA .

 

Geçtiğimiz ay çiğ süt fiyatlarına yapılan 1,15 TL lik zam süt üreticilerinin yüzünü güldürmeye yetmedi. En gerekli besin kaynaklarından olan süt ve süt ürünlerine ulaşım her geçen gün zorlaşıyor. Üreticiler fiyat artışlarından memnun olmadıklarını belirtirken, esas sorunun damızlık hayvan eksikliği olduğunu ve bu konuya acil çözüm üretilmesi gerektiğini belirtiyorlar.

SERRA TAYLAN/ELAZIĞ

 

Ulusal Süt Konseyi (USK), çiğ süt tavsiye fiyatını 1 Mayıs’tan geçerli olmak üzere yüzde 8,5 zamla sütün litre fiyatını 14,65 lira olarak belirlemişti. Yapılan zam süt üreticilerini memnun etmeye yetmedi. Elazığ Süt Üreticileri Birliği Başkanı Halef ortaç:’’ Son bir yılda süte gelen zam üreticiyi tatmin etmekten çok uzak. Tüketicinin en vaz geçilmezi besinlerden biri olan süte enflasyonun çok çok altında zam yapılmıştır. Bu kadar önemli bir ürünün üretimi için gerekli destek sağlanmazsa korkarım ki yakın gelecekte et gibi süt krizi de yaşanacaktır’’ dedi.

SÜTÜN PARA ETMESİ LAZIM Kİ HAYVANCILIK GELİŞEBİLSİN

Çiğ süte yapılan zammın üreticiyi memnun etmediğini belirten Halef Ortaç fiyatların yeniden güncellenmesini talep ettiklerini ifade ederek şunları söyledi:

‘Son bir yılda süte gelen zam üreticiyi tatmin etmemiştir. Bu gün gıda maddeleri içerisinde belki de en önemli ürün süttür. En önemli ürün şu anda piyasadaki en ucuz ürün haline gelmiş. Sütün para etmesi lazım ki hayvancılık sektörü gelişebilsin. Bizlerin yaptığı maliyet hesaplamaları ile konseyin açıkladığı rakamlar örtüşmüyor. Konsey 14,65 lira gibi bir rakam belirlemiş. Ancak bizim bölgemiz bu manada biraz daha sıkıntılı. Süt toplamak zor, ulusal firmalar yok. O nedenle bölgemizdeki üreticiler daha büyük zorluklarla mücadele ediyorlar. Bizler yakın bir zamanda fiyatların tekrar değerlendirilerek güncellenmesini istiyoruz.’’

ŞARTLARDA İYİLEŞTİRME YAPILMAZSA YAKIN BİR ZAMANDA SÜTTE DE DIŞA BAĞIMLI OLACAĞIZ

Süt üreticilerinin desteklenmesi gerektiğini kaydeden Elazığ Süt Üreticileri Birliği Başkanı Ortaç, süt üretiminin desteklenmemesinin et krizini de arttıracağını belirterek sözlerine şöyle devam etti:

‘’Süt üreticisi sattığı üründen para kazanmalı ki ticari döngüsünü sürdürebilsin. Bizim gibi bölgelerde süt üreticileri aile olarak bu işi yapıyorlar. Büyük, devasa firmaları yok. Ürettiği sütten istediği kazancı sağlayamayan üretici hayvanını satmak zorunda kalacak. Süt para edecek ki üretici hayvan beslemeye devam etsin. Sütçülük hayvan besiciliği döngüsünün devamını sağlar. Çünkü sütü çabuk paraya çevirir ve hayvancılığa bu parayla devam eder.  Şunu net olarak söyleyebilirim, süt fiyatları üreticiyi tatmin etmezse bu hayvancılığa büyük darbe vuracaktır. Üretici damızlık hayvan beslemekten vazgeçecek. Dolayısı ile hayvanını kesime göndermek durumunda kalacak. . Ve et fiyatları da artacaktır. Belki yakın zamanda ette olduğu gibi sütte de dışa bağımlı bir ülke olacağız. Süt eğer bu gün para etmiş olsaydı bu gün eti daha ucuza yiyebilirdik. Sütçülük üreticinin para döngüsünü sağlıyor. Anlık kazandığı para ticaretini döndürüyor. Ancak bu şekilde hayvanına bakabilir ve hayvan sayısını arttırabilir. Düşünün ki bir yılda ete % 100 zam gelmiş, ama süte % 8.5 zam yapmışlar. Bu süt üreticisini zora sokacak bir durumdur. Etin ucuzlaması için süt fiyatlarının tatmin edici bir rakama çıkarılması gerekir.’’

 

‘’ÜRETİCİ SAYISI ARTMIYOR, AMA SON YILLARDA HAYVAN SAYISINDA CİDDİ BİR AZALMA VAR’’

Hayvancılık ve dolayısı ile süt ve et üretimi yapan üretici sayısının günden güne azaldığını söyleyen Ortaç, hayvan sayısında da ciddi bir azalma olduğuna dikkat çekerek:

‘’Süt üreticilerinin bölgemizdeki en büyük sorunu işletmesinin giderlerini karşılayacak ve hayatını devam ettirecek geliri kazanması. Çünkü hayvancılık meşakkatli bir iş. Çalıştıracak personel bulmak çok zor. Tatmin edici kazanç olmayınca çoğu üretici üretimden vazgeçerek kentlere göç ediyor. Devleti üreticiyi desteklemesi gerekiyor.

Konuya sadece tüketici gözüyle bakmamak gerekiyor. Tüketici ucuz süt ürünleri yesin isteriz. Ama bir tarafın memnuniyeti diğer tarafı mağdur ediyorsa bu işin devamlılığı olmaz. Son yıllarda üretici sayısında bir artış olmadı, hayvan sayısında çok büyük bir azalma oldu. Üretici hayvanını satmak zorunda kalıyor. Zarar ettiği için. Ancak ucuza sattığı hayvanı tekrar alamıyor, mevcut 5 hayvanını satan kişi şimdi bir hayvanı alamıyor.. Son birkaç yılda çok ciddi oranda damızlık hayvan kesimi oldu. Bu konuda önlem alınmadı. ‘’dedi.

ÜLKEDE % 50-60 ORANINDA ENFLASYON VARKEN SÜTE % 8-10 CİVARI ZAM YAPMAK HAKSIZLIKTIR

Süt üreticisinin ayakta durabilmesi için üreticiyi destekleyici tedbirler alınması gerektiğini belirten Ortaç, yapılan desteklerin yetersiz olduğunu vurgulayarak,

Bu gün akaryakıta zam geliyor, akabinde ilaca, yeme, enerji giderlerine büyük zamlar geliyor. Ülkede % 50-60 enflasyon varken sür üreticisine % 8-10 zam üreticiye haksızlıktır.  Tarım politikası üreticiyi memnun edecek çözümler üretmiyor. Süt üreticisine destekler veriliyor. Ama yeterli değil. Sütün 4-5 lira olduğu dönemde litre başı bir lira destek veriliyordu. Şimdi süt yaklaşık 15 lira olmuş. Ama destek ödemesi 50 kuruşa düşmüş. Verilen destekler sembolik kalmıştır. Devletin üreticiyi ayakta tutmasını istiyoruz. Süt primlerinin arttırılması gerekiyor.’’ Dedi.

ARPAYI 7 LİRADAN SATIYORUM, AMA YEMİ 550 LİRADAN ALIYORUM

Besici Mahsuni Kaya da, ağır ekonomik kriz, yem ve saman fiyatlarındaki artış ve yaşanan kuraklık tehdidi nedeniyle hayvancılık sektöründe ciddi sıkıntılar yaşandığını belirtiyor. En büyük gider kaleminin hayvan yemi olduğunu belirten Kaya,  ‘’Besiciler olarak çok zor günler geçiriyoruz. Hayvanlarımızı satarak yem ve saman almaya çalışıyoruz. Sıkıntıların devam etmesi durumunda hayvancılık diye bir sektör kalmayacak. Süt fiyatları bizi kurtarmıyor. Bir kilo sütü bizde 12 liradan alıyorlar.Devlete veremiyoruz. Özel firmalara veriyoruz. Ve başka verecek yer olmadığı için mecbur kalıyoruz.   . Bunun yemini, suyunu, ilacını hesaplamıyorlar. Enflasyon rakamları ortadayken süte bir lira zam yapılmış. Bizler çözüm istiyoruz. Ben aynı zamanda arpa da ekiyorum. Mantığını anlayan bana anlatsın. Ben bir kilo arpayı 7 liraya satarken,50 kiloluk yemin çuvalını 550-600 liradan alıyorum. Danamızı satıyoruz ki yem alalım.Bize üreticiyi ayakta tutacak destek verilmesini istiyoruz.  ’’ dedi…

YEM FİYATLARI BELİMİZİ BÜKÜYOR

Besici Ali Yıldırım süt fiyatlarının üreticiler için yeterli olmadığını söyledi. Ürettiği süt ile ancak hayvanın yem giderini karşılayabileceğini belirten Yıldırım süt fiyatlarında güncelleme yapılmasını istediklerini ifade ederek şunları söyledi: ‘’ Yıllardır besicilik yapıyorum. Zaman zaman zor dönemlerden geçtik. Besicilik zor iş. Herkes yapamıyor. Yapanlar da kar yapamadığı için ya bırakıyor, ya da hayvanını satıyor. Bizler ailece bu işle uğraşıyoruz. Bu manada personel giderinden kısıyoruz. Ama yem fiyatları uçmuş. Bu gün hayvanımı satsam yarın aynı paraya yenisini alamıyorum. Çevremde bu işi yapan çoğu insan hayvanlarını kesime gönderdi. Hayvancılığın devamı için yavrular olması lazım. Ama biz doğacak yavruların giderini nasıl karşılayacağımızı düşünmek zorunda kalıyoruz.’’ Dedi.

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com