SERRA TAYLAN/ELAZIĞ
Ekonomik krizin etkileri her geçen gün etkisini artırırken yüksek fiyatlar en temel tüketim maddelerinde bile alım gücünü düşürmüş durumda. İnsanlar artık evlerine ekmek alamayacak hale gelmişken, lokantalarda önceki günden kalan yemek ve ekmekleri talep ediyorlar. Elazığ’daki restoran işletmecileri alım gücünün düştüğünü, fiyatları en dipte tutmalarına rağmen insanların yemek yemediklerini dile getirdiler.
Özellikle sosyal medya üzerinden restoran, kafe ve lokantalardaki fahiş fiyatlara tepki olarak boykot çağrısı yapılmıştı. Elazığ’daki lokanta işletmecileri fiyatların pahalılığını kabul ederken, boykotun esas hedefinin üretim yerleri ve yetkili kurumlar olması gerektiğini söylüyorlar. İş yapamaz hale geldiklerini belirten lokantacılar fiyatları en dip seviyede tutmalarına rağmen insanlarım alacak güçlerinin kalmadığını ve bayat ekmek ve hatta bayat yemek talebinde bulunanların olduğunu belirttiler.
BİR TARAF GÜNÜ KURTARMAYA ÇALIŞIYOR, DİĞER TARAF KARNINI DOYURMAYA…
Ekonomik krizin etkileri toplumun her kesiminde artarak devam ediyor. Elazığlı lokanta işletmecileri artan ekonomik krizden dolayı insanların dışarda yemek yiyemez hale geldiklerini belirtiyorlar. Artan maliyetleri fiyatlara en az düzeyde de olsa yansıtmak zorunda kaldıklarını ifade eden işletmeciler, satış yapamadıklarından dolayı girdi maliyetlerini karşılamakta dahi zorlandıklarını belirtiyorlar. Madalyonun öteki yüzünde de her geçen gün artan yoksulluk canavarı. Esnaflar iş yapamazken, vatandaşlar da alışveriş yapamıyor, hatta dışarda yemek yemek büyük mir külfet haline geliyor. Yoksulluğun boyutları her gün artarken, insanlar artık restoranlardan bayat yemek ya da ekmek talep ederek karınlarını doyurmaya çalışıyorlar.
LOKANTACI ÖZCAN BULUT: ‘’BOYKOT, LOKANTA VE CAFELERE DEĞİL, YETKİLİ KURUMLARA YAPILMALI’’
Elazığlı lokanta işletmecisi Özcan Bulut bir işletmeci olarak çok zor günlerden geçtiklerini söyledi. Yapılan boykot doğru olsa bile esas boykot edilmesi gerekenlerin üretici ve yetkili kurumlar olması gerektiğini belirten Bulut: ’’Türkiye’deki vatandaşlarımız, işletmeci olduğum için söylüyorum bunu, insanlarımız artık bir kuru ekmeğe muhtaç olmuş durumdalar. Bunun sorumlusu lokanta ve restoranlar değil. Bizce ekonominin biraz yüksek olması sıkıntı yaratıyor. Boykotu lokantalara değil, maliyetleri arttıran koşullara ve yetkili kurumlara yapsalar çok daha etkili olur.’’ Dedi.
‘’FİYATLARI EN DİPTE TUTMAMIZA RAĞMEN İNSANLARA PAHALI GELİYOR’’
İş yapabilmek için kar marjlarını en az düzeyde tutmalarına rağmen müşteri sirkülasyonlarında azalma olduğunu da ifade eden Bulut, insanların yarım porsiyon aldıklarını hatta bayat yemek ve ekmek talep ettiklerini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:
‘’Şu anda bizler bile piyasanın çok altına, dip fiyata çekmemize rağmen insanlara pahalı geliyor verdiğimiz rakamlar. Onun altı da işletmecileri sıkıntıya sokuyor. Takdir edersiniz ki işletmecilerin belirli düzeyde giderleri var. Bu giderleri karşılaması gerekiyor. Bu giderler oldukça yüksek düzeyde zaten. Gerek SGK primleri, gerekse etlerin ve alınan malzemelerin fahiş fiyatta olması bizleri etkiliyor. Biz de bunları istem dışı da olsa fiyatlarımıza yansıtmak zorunda kalıyoruz. Bu da halkımızı etkiliyor. ‘’
‘’BELKİ DAHA UCUZA GELİR DİYE BAYAT EKMEK SORUYORLAR’’
İnsanların restoran ve lokantalarda yemek yerken bile önceliklerinin fiyatlar olduğunu ifade eden Özcan Bulut, bayat yemek bulundurmamalarına rağmen, insanların bayat yemekleri daha ucuz olabileceği düşüncesi ile sorduklarını söyledi. Bulut şunları kaydetti:
‘’Fiyatlar çok pahalı geliyor ve yemek yiyemiyorlar. Tam porsiyon alamayanlar yarım porsiyon yemek, yarım ekmek dürüm alamayanlar çeyrek ekmek istiyorlar. Daha da üzücü olan kısmı şu ki, insanlar bizlerden bayat ekmek ve yemek almak istiyorlar. Bazı yemek türlerinde ‘’akşamdan kalma ise şu fiyata verir misiniz?’’ diye soran oldu. Bizde bayat yemek olmuyor ama kalan ekmekleri de ücretsiz veriyoruz. Bu durum ülkemiz gerçeğinin ne kadar içler acısı olduğunu gözler önüne seriyor’’.
İŞLETMECİ YASİN EKİNEK: ‘’KAR YAPMAYI GEÇTİK, GÜNÜ KURTARALIM DERDİNDEYİZ’’
Küçük yaşlardan itibaren lokanta işletmeciliği yapan Yasin Ekinek de son 3 yıldır büyük sıkıntılar yaşadıklarını söyledi. Özellikle et fiyatının lokanta işletmecilerini büyük oranda zorladığını kaydeden Ekinek, iş yapamaz hale geldiklerini ve böyle giderse birçok esnafın işyerini kapatacağını söyledi Ekinek : 33 senedir bu işin içindeyim. Son 2-3 senedir kapatmayı düşünüyoruz. Kar yapmıyoruz. İnsanlar yemek yemiyor. Et bayağı pahalı olmuş. . Bundan iki sene önce etin porsiyonu 32 liraydı. Şimdi 125 lira olmuş. Bunu esnafa sattığın zaman adam cebine bakıyor. Sonra geri gidiyor. Biz artık işyerini kapatmayı düşünüyoruz. ‘’
‘’BAYAT EKMEK SORUYORLAR, BİZDE OLMAZ. AMA KİMSEYİ DE AÇ YOLLAMAM BURADAN’’
Alım gücü olmayan vatandaşlar için dışardan yemek yemenin lüks haline geldiğini ifade eden Ekinek, bayat ekmek ve yemek konusunda talep olduğunu ama bir işletmeci olarak insanlara bayat yemek vermediğinin altını çizerken:’’ Bize bayat ekmek yemek soran oluyor. Bende zaten bayat bir şey olmadığı, için elimizdekini veriyoruz. Ben kimseyi aç yollamam buradan. Mecburum cebimden veriyorum.’’ Dedi.
Ekinek şunları söyledi:
‘’Alım gücü yok insanlarda. Bizde burada bazı günler eve ekmek götüremiyoruz. 10 lirayla gidiyoruz. Günü birlik. Adam geliyor artık çeyrek ekmek istiyor. Çeyrek ekmek nedir. Çoğuna öyle veriyorum. Adam geliyor cebinden bozuk parasını çıkarıyor bu kadar param var bana yemek verin açım diyor. Bir esnaf olarak şunu söyleyeyim. Gider fazla gelir yok. Son 2 senedir böyle. Çok zorladı bizi. İnşallah düzelir ama düzelecek gibi görünmüyor. İşlerim yüzde yüz azaldı. Görüyorsunuz öğle servisi bir Allah’ın kulu yok. Gerçekten insanlara da yazık. İnsanlar yemek alamıyorlar. Şurada okul var. Geçen sene mesela 25-30aileyarım ekmek alıyordu, şimdi onu da götüremiyor. Sıkıntı çok büyük gerçekten. Sadece bu dükkân için değil. Ben kapatır giderim. Sıkıntı. Sonuçta çocuklarına ekmek götürmen gerek. Bir yerde çalışman lazım. Bize bayat ekmek yemek soran oluyor. Bende zaten bayat bir şey olmadığı, için elimizdekini veriyoruz. Ben kimseyi aç yollamam buradan. Mecburum cebimden veriyorum.’’