DOLAR 36,5312 0.15%
EURO 39,6210 0.05%
ALTIN 3.422,040,31
BITCOIN 3008607-3.80576%
Elazığ

PARÇALI BULUTLU

13:19

ÖĞLEYE KALAN SÜRE

EMEP İl başkanı Ali Cemal Zülfikar: ”Deprem vergileri sermayeye açık çek olarak verildi”
  • Harput Times
  • Güncel
  • EMEP İl başkanı Ali Cemal Zülfikar: ”Deprem vergileri sermayeye açık çek olarak verildi”

EMEP İl başkanı Ali Cemal Zülfikar: ”Deprem vergileri sermayeye açık çek olarak verildi”

ABONE OL
24 Ocak 2025 14:11
EMEP İl başkanı Ali Cemal Zülfikar: ”Deprem vergileri sermayeye açık çek olarak verildi”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

24 Ocak 2020 yılında Elazığ’da meydana gelen depremin yıl dönümü dolayısı ile Emek Partisi Elazığ Örgütü’nden bir açıklama yapıldı. Emek partisi Elazığ il Başkanı Ali Cemal Zülfikar depremin 5. Yılında iktidarın yaşananlardan ders almadığını belirterek:’’ İktidarın önlem almadığı ve yetersiz kaldığı tek konu depremler de değil elbette. Sel felaketleri, maden ocaklarında yaşanan patlamalar, orman yangınları. Hele hele Kartalkaya’da yaşanan yangınla birlikte iktidarın bütün bu olaylara nasıl baktığını, insan hayatının rant savaşına nasıl kurban edildiğini gözler önüne serdi.’’’ Dedi.

Emek Partisi Elazığ il Başkanı Ali Cemal Zülfikar 24 ocak Elazığ depreminin yıl dönümü dolayısı ile bir açıklama yaptı. Açıklamasında iktidarı eleştiren Zülfikar depreme karşı çalışmaların yetersiz olduğunu ve insan hayatının rant savaşına kurban edildiğini ifade eden Ali Cemal Zülfikar şunları söyledi:

‘’Bugün Elâzığ Sivrice merkezli depremin 5. yıldönümü. Depremin ardından 5 yılı geride bırakırken ülkede ve bölgede birçok büyük deprem oldu. Tüm bu depremlerin bize gösterdiği; depremlerden önce iktidar tarafından alınmayan önlemler, depremler yaşanırken arama ve kurtarmaların yetersiz kalması ve kurtarılabilecek insanların ihmal nedeniyle yitirilmesi oldu. Ülkemiz, deprem kuşağında yer alan ciddi deprem üretebilecek fayları barındıran bir ülke. Tüm bunlara rağmen iktidarın hiçbir ders almadığını, yaşanacak diğer depremlerde de aynı acı senaryoyu yaşayacağımızı görüyoruz. İktidarın önlem almadığı ve yetersiz kaldığı tek konu depremler de değil elbette. Sel felaketleri, maden ocaklarında yaşanan patlamalar, orman yangınları… Uzayıp giden bu listede başkaca birçok felaket de yaşandı elbette.  Hele hele Kartalkaya’da yaşanan yangınla birlikte iktidarın bütün bu olaylara nasıl baktığını, insan hayatının rant savaşına nasıl kurban edildiğini gözler önüne serdi.

 

Acilen yapılması gerekenler vardır, yapılmalıdır.

Deprem kuşağındaki tüm kentlerin yapı stokları denetlenerek, deprem koşullarına uymayan yapıların yıkımı ve iyileştirilmesi için üniversiteler, meslek örgütleri ve ilgili ulusal –uluslararası kurumlarla koordineli bir çalışma yürütülmelidir. Emekçilerin barınma hakkını ve kamusal haklarını ellerinden alan her türlü kentsel dönüşüm ve yenileme projesi iptal edilmelidir. Yaşanacak olası afetlerde halkın güvenli bir şekilde afet bölgelerinden tahliye edilmesini, can ve mal güvenliğinin garanti altına alınmasını içeren ‘acil afet eylem planları’ halkın, emek ve meslek örgütlerinin katılımı ile birlikte acilen oluşturulmalıdır. Deprem riski olan kentlerde halkın güvenli şekilde erişebileceği afet toplanma alanları ve yaşamsal ihtiyaçlar için gerekli depolama alanları oluşturulmalıdır. Afet toplanma alanlarının rant ve kâr uğruna şirketlere peşkeş çekilmesi durdurulmalıdır. Bugüne kadar toplanan deprem vergilerinin amacına uygun kullanılması ve sermaye gruplarına akıtılan miktarın halk için harcanması sağlanmalıdır.Aksi takdirde depremlerdeki bütün kayıplar katliamdır, cinayettir. Depremi felakete dönüştüren yolsuzluk, kar ve rant düzenine karşı mücadele edelim”

”Deprem vergileri sermayeye açık çek olarak verildi”

“Deprem vergileri nerede” sorusuna “yola, köprülere harcandı”, “deprem vergileri depreme harcanmak zorunda değil” şeklinde yanıt veren hükümet yetkililerinin itirafları ile birlikte bugün açısından toplanan deprem vergilerinin bir kuruşunun dahi deprem hazırlığı için değil; sermayeyi zenginleştirmek için oluşturulan fonlar için kullanıldığını açık şekilde göstermektedir. Toplanan 83 milyar 621 milyon 940 liralık bütçe ile Türkiye genelinde depreme dayanıklı 800 bin konutun üretilebileceği gerçeği yapılan araştırmalara göre açıkça ortadayken; depreme ve halka ayrılması gereken bütçe, sermaye güçleri için bir emniyet supabı görevi görmüş ve halk hükümetin tercihi ile yıkıma mahkûm edilmiştir.
Bilim insanlarının önerileri dikkate alınmalı, kentsel dönüşüm rantsal dönüşüm olmaktan çıkarılarak halk için depreme dirençli konutlar yapılmalı, deprem toplanma alanları oluşturulmalı, acil ve hızlı müdahale için ekipmanlar ve ekipler hazırlanmalı, bir doğal afeti katliama çeviren politikalardan vazgeçilmelidir.

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP