Ana Sayfa Güncel, GÜNDEM 25 Mart 2022 926 Görüntüleme

CHP ESKİ İL BAŞKANI KAPLAN: BİZİ GÖREVDEN ALDIRAN GÜRSEL EROL’DUR

Görevden alındıktan sonra ihraç talebi ile disiplin kuruluna verilen CHP Eski İl Başkanı Zeki Kaplan, disiplin kurulundan tüm parti üyeliği ve delege haklarının iadesi kararının çıkması üzerine tekrar CHP adına sahalara dönmeye hazırlanıyor.

2015 yılından itibaren 3 dönem CHP İl başkanlığı görevine seçilen ve 3. Dönemde görevden alınan Zeki Kaplan görevden alınma sürecini ve sonrasında yaşadıklarını harputtimes.com’a anlattı.

Kendisini bildi bileli Cumhuriyet Halk Partili olduğunu ve partisiyle gönül bağı olduğunu söyleyen Zeki Kaplan çeşitli kademelerde görev aldıktan sonra 2015 yılında ilk olarak CHP Elazığ İl Başkanı olduğunu ve sonraki süreçte de 3 kez üst üste il başkanlığına seçildiğini söyledi. Zeki Kaplan görevden alınma sürecini şöyle anlattı: ‘Ben gönülden Cumhuriyet Halk Partiliyim. Demokrasi, hak, hukuk, adalet gibi kavramları özümseyerek görev yaptık. Görevim süresinde partimin ilkelerini, Atatürkçülüğü seçmenlerimize anlatmaya çalıştık.

2018 yılında gerçekleşen genel seçimlerde bizzat kendimin aday gösterdiğim, seçim süresince de tüm ekibimle desteklediğim Gürsel Erol vekilimizle yola çıktık. Partili arkadaşlarımız ve il başkanlığımızda bizzat benim de içerisinde bulunduğumuz çalışmalar ve gayretler neticesinde Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ İl Teşkilatı olarak 42 yıl sonra şehrimizden milletvekili çıkartmanın haklı gururunu yaşadık. Ancak seçim günü akşamı Sayın vekil, Genel Başkanımız Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’nu istifaya davet ederek  Genel Merkez önünde oturma eylemi yapacağını yazılı ve görsel basınla paylaştı.  Vekilin bu tepkisi bizleri ve CHP seçmenlerini çok üzdü.Haklı olarak ben ve İl örgütümüz Genel Merkezimizin ve Genel Başkanımızın yanında durarak ona destek vermeyi tercih ettik.

Bu durum vekilimiz Gürsel Erol ile aramızdaki ilk gerginlik oldu. Ne yazık ki vekillik adaylığı süresince her türlü desteği verdiğimiz, birlikte yol arkadaşlığı yaparak çaba gösterdiğimiz vekilimiz o günden sonra bize karşı bir cephe aldı.. Biz Genel Başkanımızı temsilen o makamdaydık. Ve dolayısı ile o süreçte Genel Başkanımızın arkasında durduk.

BİZİ GÖREVDEN ALDIRAN GÜRSEL EROL’DUR

Sayın vekilimiz parti meclisi üyesi seçildikten sonra bizim görevden alınmamız üzerine çalışmalar gerçekleştirdi. 2018 ve 2019 yılında da görevden alınmamız için çok çaba sarf etti. Nihayetinde parti adına yeterli çalışma ve performans gösterilmediği, güya parti çalışmalarına engel olduğumuzu gibi mesnetsiz bir gerekçe ile görevden alındım. O süreçte yerel ya da genel bir seçim yoktu ki çalışmalara engel olalım. Görevden alınmam neticesinde il yönetimine kayyum atandı. Tüzük gereği kayyum atanmasından sonraki 45 günlük süreçte genel kurula gidilerek yeniden başkanlık seçimlerinin yapılması gerekmektedir. Ne yazık ki pandemi bahane edilerek 45 günlük süreç yaklaşık bir yıla uzatıldı. En nihayetinde kongre kararı alındı. Ben o süreçte aday olacağımı açıkladım. Vekil kendisinin gösterdiği İl başkanı adayının seçilemeyeceğini düşünüyordu. Delege arkadaşlarımız tek tek aranarak destekleyecekleri aday konusunda görüş alındı. Ne acıdır ki beni ya da benim destekleyeceğim bir adaya oy vereceğini söyleyen arkadaşlarımızın üzerleri çizildi. Benimle birlikte yakşaşık 60 arkadaşımıza da aslı astarı olmayan bir suçla suçlanarak tedbirli ve geçici ihraç istemiyle disipline verildi. Bir kişiyi iki kişiyi anlarım ama 60 yakın kişi aynı anda aynı disiplin suçunu mu işledi?  Benim siyasi olarak yolumu kesmeye çalıştılar. Ama 60 arkadaşımızın günahı neydi?. İl başkanlığı seçiminde oy kullanamadılar. Ben bu gün yine iddia ediyorum. Eğer o 60 arkadaşımızın seçme hakkına engel konulmamış olsa idi CHP Elazığ İl Başkanlığını aday olan diğer arkadaşımız kazanacaktı.

Nyazık ki bu 60 arkadaşımız için ortada bir suç, bir delil yoktu ama ne hikmetse vekilin düşüncesine göre 60 tane suçlu delege vardı. İl disiplin kurulu 27 Temmuz 2021 tarihinde göreve geldi. Bizim hakkımızdaki disiplin süreci ise 23 Mayıs 2021 de başlatılmış. Yani ortada bir disiplin kurulu yokken bizi disiplin kuruluna sevk etmişler. Olmayan disiplin kurulu nasıl bizim ile ilgili süreci yürütebilir? Bu konular birçok partili arkadaşımızın kafasında soru işareti oluşturmuştur. İşin daha garibi 22 Şubat 2021 tarihindeki bir arkadaşımızın sevk edildiği disiplin soruşturmasına 60 İl delegesi arkadaşımız da dahil edilmiş Yani disiplin kurulu göreve geldiği 2021 temmuz ayından aylar önce olmayan bir suçla Şubat 2021’deki başka bir arkadaşımızın disiplin soruşturması baz alınarak 60 arkadaşımız için disiplin sürecine girdiler. Daha sonra arkadaşlarımızla itirazlarımız sonucu karar defterindeki 22 Şubat 2021 tarihini 27 Temmuz 2021 olarak düzenlediler. Ve ne hikmetse disiplin kurulunun göreve geldiği gün bizim disiplin sürecimiz başlamış ve ne hikmetse aynı gün karara bağlanmış… Disiplin kurulu süreci bizim için şaibelidir. İhraç kararı çıkartıldı ve biz itiraz ettik. Ne yazık ki itiraz sürecimiz sonuçlanmadan alelacele İl seçimi için genel kurul kararı alındı.. İl başkanlığı kişiyi disipline sevk eder. Kayyum İl başkanının yetkisi olmadığı halde bizi 19.08.2021 tarihli kararı ile sevk etmiş. Burada da çelişki var ya il başkanının haberi yok ya da bilgileri yok .

İl disiplin kurulu sürecinden sonra Yüksek Disiplin Kurulu’na itirazlarımız neticesinde YDK’ca yapılan değerlendirme sonrasında suçsuz olduğumuza karar verilmiştir. Yani Yüksek Disiplin Kurulumuz tarafından ben ve 60 arkadaşım hakkında üyelikten doğan tüm haklarımızın bize iade edilmesi yönünde karar verdi. Göreve iade edilmedim ama hakkımda disipline sevk edilmemi sağlayan bütün iddiaların iftiradan ibaret ve asılsız iddialar olduğu kesinleşmiş oldu. Bu kararla usulen de uyarı aldık. YDK’NIN bu kararı Elazığ İl Disiplin Kurulunun hakkımızda verdiği ceza içeren kararını hükümsüz kılmıştır.

GÖREVDEN ALINMAM DEĞİL AMA SONRAKİ SÜREÇ ÇOK ÜZÜCÜYDÜ.

Görevden alınma sürecinde elbette bir takım üzüntüler yaşadığını ama esas üzücü olanın daha sonrasında hem kendilerini ifade edebilme, hem de tekrar seçilme anlamında önlerine engel çıkarılması için parti içindeki çalışmalar olduğunu ifade eden Kaplan, en nihayetinde partili olarak haklarını geri almaktan dolayı mutlu olduklarını söyledi. Kaplan:’’ Her partide, STK’ da görevden alınmalar, görev değişimleri olabilir. Bu manada görevden alınmak beni çok üzmedi. Belki değişim istendi, belki başka bir İl yönetiminin gelmesi istendi. Bu olabilir bu konuda partime ve Genel Başkanıma asla kırgın değilim. Olamam da. Çünkü her ne olursa olsun ben Cumhuriyet Halk Partisine gönül vermiş bir insanım. Görevden alındıktan sonra da, devamında gelen süreçte de asla partime sırt çevirmedim. Ancak en çok üzüldüğüm nokta sonraki süreçte benim aday olmamam için ya da destekleyeceğim bir adayın seçilmemesi için yapılan haksızlıklar bizi üzdü. En nihayetinde görevden alınmak bir şekilde genel merkezin tasarrufuydu. Kabullenirdik. Çünkü sonrasındaki seçimlerde tekrar seçilecektik. Vekilimiz de bunu biliyordu. Ben her şekilde ya aday olacaktım, ya da değerli bir partilimizi destekleyecektim. Bunun önüne geçebilmek adına bu disiplin süreci işletildi

En üzücü olanı şu ki. Bizler Partimize emek verdik. Koşullar ne olursa olsun. Disipline de verseler, part iden de atsalar partimizin gönüllü neferleriyiz. Partimizin kurumsal kimliğine leke gelmeyecek şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bundan sonraki süreçte yani 2023 yılında çok önemli bir seçim var. Partimizi bu seçimle iktidara taşımak, Sayın Genel Başkanımızı da Cumhurbaşkanı yapmak için elimizden geldiğince çalışacağız. Bizleri Partimize küstürmek istiyorlar ama benim ve arkadaşlarımın hiçbiri partiye küsmez bizde küsme anlayışı yoktur.’’ Dedi.

Kaplan Kimseye Özel bir kinimiz ve nefretimiz yoktur. Yaşanan olumsuzluklardan dolayı,Kırgın mıyız ?Evet kırgınız..Üzüldük müyüz?Evet üzüldük..Partimize değil  bize yanlış yapanlara kırgınız.

SEÇİM YASASI DEĞİŞEBİLİR. AMA ÖNEMLİ OLAN PARTİNİN OY KAZANIMIDIR

Yeni düzenlenen seçim yasasının ittifakları etkilemekle beraber partimizin tek başlarına alacağı oy için daha fazla çalışmamız gerekmektedir.  Kaplan, kaygılanmadan, partinin yani CHP’NİN daha fazla oy alabilmesi için çalışmalar yürütülmesi gerektiğini ifade etti. Kaplan ittifakın alacağı oyun yanı sıra Cumhuriyet Halk Partisi’nin de oylarını arttırması gerektiğini vurguladı.

‘’Biz Cumhuriyet Halk Partisi’nin en az 3 Milletvekili almasını istiyoruz. En son Sayın vekilimiz 2. Sıradan vekil adayı olacağını söyledi. Şimdi ilk sıradan adayım diyor. Günün konjonktürüne göre şu sıradan bu sıradan aday olacağım demek doğru bir yaklaşım değildir. Seçim yasası değişti. Değişebilir. Ancak bizler yasaya göre mi çalışacağız. Ya da ittifaka göre mi siyasi adaylıklarımızı belirleyeceğiz. Ben ittifakın değil Cumhuriyet Halk Partisi’nin en az yüz bin oyun üstünde oy almasını isterim. İttifak oyları artı CHP’ nin yüz bin oyu olsun.’’

Vekil başarılı mıdır sorumuza ise şu cevabı verdi:’’ Kaplan Vekilimiz başarılı mıdır derseniz? Ben Gürsel Erol’un başarılı olacağına kanaat getirmeseydim zaten onu aday olarak göstermezdim. Ki seçim sürecinde hem onun hem örgütümüzün gayretleri ile milletvekilliğini aldık.

Parti örgütlerinin çalışması çok önemlidir. Koordineli ve sahaya açılımlarla. Bu anlamda il örgütümüz başarılıydı.2016 referandumunda ne ittifak vardı ne İyi Parti vardı. Ama biz Elazığ’dan 97 bin civarında ‘Hayır’oyu çıkartabildik. Bu da örgüt çalışmasının başarısıyla ilintilidir. Yine 2011 seçimlerinde adayımız Sayın Ali Özcan 42 bin’in üstünde oy almıştır. Burada ifade etmek istediğim örgütün başarılı çalışmaları olmasa partinin başarısı da olmaz. Başarı bir kişiye değil tüm örgüte aittir.

Eskiden ittifakın aldığı oylar geçerliydi ve milletvekili seçilmede bağlayıcıydı. Ancak şimdi ittifaktan ziyade parti dinamikleriyle çalışarak oy alacak. Daha önce Millet İttifakına verilen oylar bağlayıcı idi. Ama şimdi her parti ittifakla birlikte kendisi için çalışacak.

KİŞİSEL HESAPLAR DEĞİL, PARTİMİZİN ÇIKARLARI ÖNCELİKLİDİR

Parti içerisinde elbette anlaşmazlıklar, uyuşmazlıklar olabilir. Ancak ne bu gün, ne de geçmişte yaşadığımız sorunlara rağmen partimiz ve vekilimiz aleyhine konuşmayı düşünmedik. Bundan sonraki süreçte de partimize olan aidiyet hissiyle partimiz adına canı gönülden çalışmaya devam edeceğiz. Sorunlar yaşanır,  Sorunlar çözülür ve sorunlar biter. Bizler yolumuza devam ederiz. Biz disipline verildik.  En nihayetinde partimizin en üst adalet mercii olan Yüksek Disiplin Kurulumuz, hak hukuk ve adalet kavramlarına olumsuz manada etki edecek hiçbir şeye geçit vermeyerek bu adaletsizliğe dur demiştir. YDK arkadaşlarımızın disiplin sürecini inceleyerek benim ve arkadaşlarımızın partimize geri dönüş ve üyeliklerinden doğan tüm haklarının iadesine karar vermiştir. Bunların içerisinde İl delegeleri, Kurultay delegelerimiz ve Gençlik kolu üyelerimiz vardı. Aralarında Gürsel Erol’a oy veren arkadaşlarımız da vardı.

ADAY OLMAK VE SIRALAMAYI BELİRLEMEK VATANDAŞIN VE PARTİLİLERİN TEVECCÜHÜDÜR

Önümüzdeki süreçte parti Meclisimizin alacağı kararları bekleyeceğiz. Önümüzde Genel seçim var. Genel seçim öncesi illerde kongre yapılacak mı? İl ve ilçe kongreleri yapılacaksa biz her mahallede, her köyde imkânlar dâhilinde sandık kurulmasını istiyoruz. İlk olarak ben 2019 yılında mahallelerde sandık kurarak mahalle delegelerini seçtik. Partililerimizin genel talebi budur. Mevcut yönetimin ilçe ilçe, mahalle mahalle, köy  köy sandık kurarak delegeleri seçmesini istiyoruz. Demokratik çerçeveler içerisinde, kapalı kapılar ardında delege seçilmesine karşıyız. Benim yaptığımın daha iyisini yapabilecek şartlar mevcut. Genel merkezimize de bu yöndeki fikirlerimizi ileteceğiz. Çalışmalarımız olacak. Milletvekili seçimlerinde de parti adaylarımızın Genel merkez Parti Meclisimize milletvekili sıralama tespitinde ön seçim yapılması talebimiz var. Bu en demokratik ve şaibesiz tespit olacaktır. Çok nitelikli, vekillik görevini başarıyla ifa edecek birçok arkadaşımız vardır.’’

Sayın Kaplana siz aday olacak mısınız sorumuza ‘’Vatandaşlarımız ve örgütümüz teveccüh gösterir şartlar da uygun olursa ben de vekilliğe aday olabilirim. Ön seçim olmazsa ikinci olarak Elazığ’da ya da başka yerde Parti Meclisi aday adayları içinde listeye girecekleri ve sıralamaları belirttikten sonra Sn. Genel Başkanımıza isimleri sunarlar. Genel Başkanımızın kararı önemli olacak. Elbette buna da saygı duyacağız. Bu süreçte Kişilerin ben birinci ya da ikinci sıra adayıyım demesi çok bağlayıcı değildir. Zaman bakımında da henüz çok erken, Daha önceki süreçte de bunu bir TV programın da adaylığımla ilgili bir açıklamam oldu.  Hemen akabinde görevden alındım. Ama vekil adayı olmak kişilerin arzusuna göre değil, önce aday adayı olmak gerekiyor sonrada partililerin ve vatandaşın teveccühü de çok önemlidir.’’ Dedi.

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com