Geçtiğimiz günlerde asgari ücrete yapılan zam birçok kesimden tepki gördü. Asgari ücretin 5 bin 500 TL olmasına rağmen açlık sınırının altında kalıyor olması vatandaşın omuzunda ki yükü hafifletmiş değil. Temmuz ayında asgari ücrete ve emeklilere yapılan zamlara bir tepkide Yeniden Refah Partisi Elazığ İl Başkanı Erhun Karakuş’dan geldi.
Başkan Karakuş, son 1 buçuk yıldır yapılan zamların bir ailenin gıda, sosyal, eğitim gibi ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için asgari ücretin en az 6500-7000 TL olması gerektiğini vurguladı. “Tabi burada hükümetimiz asgari ücret zammını her ne kadar kendilerinin bir başarısı kendilerinin bir mahareti kendilerini bir ikramı gibi gösterse de esasında burada hükümetin yapmış olduğu iş verenlerin sırtından asgari ücretli çalışan bir vatandaşımıza bir zam açıklamasıdır. ” ifadelerinde bulunan Başkan Karakuş açıklamalarının devamında;
“Hükümetimizin son açıklamış olduğu asgari ücrete ilişkin malumunuz olduğu gibi 5 bin 500 TL gibi net bir asgari ücret artışına karar verildi. Tabi burada iş veren üzerinden 100 lira gibi muafiyet devlet desteği sağlanacağı belirtildi şartların gerçekleşmesi dahilinde. Biz noktada ülkemizde ki özellikle son 1- 1,5 yıldır gıda fiyatlarında asgari ücretle geçinen bir ailenin gıda, sosyal, eğitim gibi ihtiyaçlarından meydana gelen artışlara baktığımız zaman bugün ki rakamlarla asgari ücretin en az 6 bin 500 – 7 bin TL seviyelerinde ancak bir geçimi sağlayabileceğine dair açıklamalarımızı zaten yapmıştık ki bugün yoksulluk sınırı bile asgari ücretin üzerinde kalmış durumda son yapılan zamma göre. Tabi burada hükümetimiz asgari ücret zammını her ne kadar kendilerinin bir başarısı kendilerinin bir mahareti kendilerini bir ikramı gibi gösterse de esasında burada hükümetin yapmış olduğu iş verenlerin sırtından asgari ücretli çalışan bir vatandaşımıza bir zam açıklamasıdır. Neticede bu artışın yükü yüzde 90 boyutunda iş verenin sırtında kalacaktır dolayısıyla burada hükümet sanki kendi kesesinden kendi hazinesinden bir artışta bulunmuş gibi bir algıyla bunu kamuoyuna vermesini biz kesinlikle kabul etmiyoruz.” dedi.
ASGARİ ÜCRET ZAMMININ MALİYETİ %90 İŞVERENE GİTTİ
Yeniden Refah Partisi Elazığ İl Başkanı Erhun Karakuş , Refah Partisinin iktidara gelmesi durumunda işverenin sırtında ki yükün hafifletileceğini asgari ücretin açlık sınırının üstüne çıkartılarak 7000-7500 TL olması gerektiğini vurguladı. harputtimes.com’a özel açıklamalarda bulunan Başkan Karakuş;
“Tabi bunun yanında 5 bin 500 lira artı maliyetiyle beraber yaklaşık 8 bin liraya varan bir maliyetin yanında cuma günü açıklanan verilere göre bugün bir Bağ-kurlu esnafın Bağ-Kur primi 2 bin 200 TL’ye yükseldi. Bugün bir sigorta primi muafiyetli bir şekilde 2 bin 100 liraya yakın bir rakama yükseldi e şimdi bakıyoruz asgari ücret zammının maliyeti yüzde 90 işverene gitti bunun karşılığında Bağ-Kur ve SSK primlerinden elde edilen zamlardan gelen artış tamamen devletin kasasına girdi. Yani burda tamamen bir aracı pozisyonunda alandan da verenden de daha fazla kar etme pozisyonunda biz buna kesinlikle karşıyız ve her zaman söylediğimiz gibi Yeniden Refah iktidarında iş verenin sırtında ki vergi , sigorta primi yükünü minimize ederek asgari ücreti bugün ki şartlarda en az 7 bin lira 7 bin 500 lira gibi yoksulluk seviyesinin üstüne çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.”
EMEKLİNİN 3500 TL’YE MAHKUM EDİLMESİ VATANDAŞIN YANINDA BİR HÜKETİN YAPACAĞI EYLEM DEĞİLDİR
Elazığ Yeniden Refah Partisi İl Başkanı Erhun Karakuş, son yapılan zam ile asgari ücretin 5 bin 500 TL’ye yükseldiğini ancak bu miktarın yetersiz görüldüğünü ve bu süreçte en düşük emekli maaşının 3 bin 500 TL olduğunu fakat yıllarca ülkeye hizmet etmiş emekli vatandaşın geçinmesinin imkansız olduğunu dile getirdi. “Emekli vatandaşların 3500 TL’ye mahkum edilmesi vatandaşın yanında bir hükümetin yapacağı bir eylem değildir” ifadelerinde bulunan Başkan Karakuş;
“Tabi bunu yanında bir de emeklilere yeni bir düzenleme yapılacağı ve söylentiye göre emekli maaşının en düşük 3 bin 500 liraya çıkarılacağı konuşuluyor. Şimdi asgari ücretin 5 bin 500 lira olduğu yoksulluk sınırının altında kaldığı ve vatandaşın geçimine yetmeyeceği konuşulurken 25 -30-35 yıl devlete gerek hizmet emiş gerek esnaflık yapıp vergi ödemiş gerek Bağ-Kur primlerini ödeyerek emekli olmuş bir vatandaşımızın bugün ki şartlarda 3 bin 500 TL ‘ye mahkum edilmesi kesinlikle vicdani değildir, kesinlikle vatandaşın yanında bir hükümetin yapacağı eylem değildir. Bu sebeple yüzde 10 ‘luk azınlığa, rantiyeye faiz sistemine aktarılan paranın bir an önce kesilmesini oraya giden hortumların gelirde adaleti sağlamak adına en düşük gelir gurubunda ki emeklilerimizden başlayarak gelir seviyesini arttırıp asgari ücretliyle kamu çalışanlarıyla devam ederek bugün devlet olarak ödediğimiz en düşük maaşı 7 000-7500 gibi rakamlara bugün ki piyasa şartlarında çıkması gerekiyor. Genel Başkanımızın da geçtiğimiz hafta yapmış olduğu açıklama gereğince Yeniden Refah Partisi iktidarında gelir gelmez bu faize , rantiyeye israfa giden paralar kesilecek ve gelirde adaletin sağlanması adına 84 milyona eşit bir şekilde dağıtılarak gelirde adalet sağlanmış olacak.”
