Türkiye Emekliler Derneği Elazığ Şube Başkanı Vedat Gür de önceki gün % 25 olarak açılan ve daha sonra % 5 ek ile % 30 ‘a çıkartılan emekli maaş zamlarının yetersiz olduğunu ifade etti. Gür;”Ülkeyi yönetenlere ve yönetmeye talip olan devlet büyüklerimize sesleniyorum; Ülkemizde açlık sınırı 7 bin 800 lira olduğuna göre, 3 bin 500 lira olan maaşı 5 bin 500 liraya yükselttiğinize mi seviniyorsunuz? Yoksa bu insanların asgari ücretin altında kalarak yoksullukla boğuşacağına mı inanıyorsunuz? ” dedi.
Gür konuşmasında şu ifadelere yer verdi: ”Türkiye’nin gündeminde EYT’liler, aylık enflasyon, arkasından asgari ücretliler, memur işçi ve emeklilerin maaşları söz konusuydu. Bizim her zaman sloganımız şuydu: ‘Emekliler bu ülkenin yapılanmasında, her alanda alın teri dökmüş, eli nasırlı, platin saçlı, bu ülkenin akil insanlarıdır.’ diye hitap ediyoruz kendimize. Ama ne yazık ki yapılan açıklamalarla emeklilerimiz özellikle dün itibariyle hayal kırıklığına uğramıştı. Daha sonra sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı rakamlardan sonra bir derece içimize su serpilmiş oldu. Hayal kırıklığına uğramış, açlığa terk edilmiş insanlar olarak hatırlanmaya başlamıştık. Açıklanan Aaralık ayı enflasyon rakamı ile beraber enflasyonu %15.39 seviyelerinde olduğu görülmüştür. TÜİK’in açıkladığı rakamlarıİ biz emekli olarak hiçbir zaman kendimize yakın görmedik. Bu açıklanan rakamlar bize güven vermeyen, gerçeği yansıtmayan rakamlardır. Biz emekli olarak TÜİK’in açıkladığı Bu rakamları ivedilikle kınıyoruz ve kabul etmiyoruz. Biz TÜİK’İn yetkililerine seslenmek istiyoruz. TÜİK ‘in açıkladığı rakamlara göre demek ki bunların alışveriş yaptığı marketlerde pahalılık gibi bir durum yok. Bizim onlardan ricamız, o alışveriş yaptıkları marketlerin isimlerini, asgari ücretin altında maaş alan insanlara da bildirsinler de, bari bizler de oradan alışverişimizi ve her türlü ihtiyacımızı giderelim.”
1 TEMMUZ’DAN BERİ HANGİ ÜRÜNDE İNDİRİM OLDU DA ENFLASYON DÜŞTÜ?
TÜİK’İN açıkladığı enflasyon rakamlarına da tepki gösteren Vedat Gür, TÜİK yetkililerine seslenerek:” 1 Temmuz’dan sonra hangi üründe indirim oldu da enflasyon düştü?” dedi. Gür açıklamasına şöyle devam etti: ”1 temmuz’dan beri ülkemizde hangi üründe TÜİK’in açıklamış olduğu rakamlara göre indirim yapıldı? Bugüne kadar hangi üründe bir indirim yapıldı da bugünkü özellikle Aralık ayı enflasyonunu 1.18 oranında açıkladı. Neye göre açıkladılar? Bugün 6 aylık süre zarfında desinler ki bir peçetede, tuvalet kağıdında, yağda, makarnada, herhangi bir üründe şu kadar indirim oldu. Biz de bunu hoşgörüyle karşılayalım. Ama 1 Temmuz’da 10 liraya aldığımız mal bugün 14 lira 15 lira olmuş. Halbuki Aralıkta geçen gün saat 2 itibarıyla, asgari ücretin açıklanması itibariyle aynı oranda, ürünlerde tüm Türkiye’de etiket değiştirme memurları hemen etiketleri değiştirmeye başladılar. Aylık enflasyonu o kadar düşük gösterdiniz. Dİyoruz ki açıklanan enflasyonla dar gelirli insanları bırakın enflasyona ezdirmeyi, bu insanların yaşama hevesini kırıp, diri diri sanki mezara koydular.”
SAYIN BAKANIN GÖZLERİNDEKİ IŞIĞI BİZ KENDİMİZDE GÖRMÜYORUZ
Sayın bakanımızın ‘gözlerimdeki ışığa bakın’ derken; bir de emeklinin veyahut da asgari ücretin altında alan ücretlilerin gözlerine bakarak yaşama sevincini görebiliyorlar mı? Benim onlardan ricam, bir de bunlara baksınlar.Biz bu ışığı kendimizde göremiyoruz. Yapılan bu zamlarla emekli ve dar gelirinin tenceresi kaynamaz, çarşıya pazara gidemez duruma gelmiştir. Ülkeyi yönetenlere ve yönetmeye talip olan devlet büyüklerimize sesleniyorum; Ülkemizde açlık sınırı 7 bin 800 lira olduğuna göre, 3 bin 500 lira olan maaşı 5 bin 500 liraya yükselttiğinize mi seviniyorsunuz? Yoksa bu insanların asgari ücretin altında kalarak yoksullukla boğuşacağına mı inanıyorsunuz? Bu durumu hiçbir vicdan kabul etmez ,diye düşünüyoruz.
2002 yılında asgari ücret 187 TL iken, bugün 46.2 kat artarak 8 bin506 lira olmuş. Aynı yıl 257 TL olan n düşük emekli maaşı ise son 6 aylık TÜİK verilerine göre, dün 4 bin 375 lira, bugün de Cumhurbaşkanının açıklamasıyla 5 bin 500 TL olmuştur. Bu durumda emeklinin artışı da 17.7 kat olmuştur. Yani 3 bin 500’den 5 bin 500 liraya çıkartılması belki iyi bir rakam, ama Türkiye’de yoksulluk sınırı 7 bin 800 lira. Bu vatandaş bu rakamın altında zam alıyorsa, ya da maaş alıyorsa, otomatikmen açlık yoksulluk ve sefaletle boğuşacak demektir.
MAAŞLAR ARASINDAKİ UÇURUMUN GİDERİLMESİ İÇİN İNTİBAK YASASININ ÇIKARILMASINI İSTİYORUZ
Emekli bu zorlu kış şartlarında yakıt, kira, beslenme, sağlık gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelmiştir. Biz emeklerin %60’ı yani 5 bin 500 TL’nin altında maaş alan emeklerimize 5 bin liranın üzerinde ve asgari ücretin altında maaş alan emeklilerimize seyyanen artışlar yapılmasını ve en az asgari ücret seviyesine çıkarılmasını beklerken; tam bir kabus ve üzüntüye neden olan bir açıklamayla baş başa bırakıldık. %30 verilen bu rakam, çok düşük bir rakam değil; ama bugün 18-20 bin lira alan bir adama 6 bin lira zamgeliyor. Ama en düşük emekli maaşına 2 bin lira zam geldi. Biz bu farklılığın giderilmesi için, aylardır yıllardır devletimizin de söz verip de halen yasalaştıramadığı intibak yasasının çıkarılmasını ivedilikle 2000 sonrası için istiyoruz. 2000 yılına kadar olan emekliler, İntibak yasasından faydalanabilirken; 2000 sonrasında emekli olan insanlarımız hala bu intibakı dört gözle bekliyorlar. Ancak bu aradaki uçurumun bir intibak düzenlemesi ile seyyanen zamla olacağını düşünüyoruz Bu da devlet yetkililerimizin Sayın Cumhurbaşkanımızın ivedilikle intibak yasasını yılbaşı sonrası ve seçim öncesinde çıkartılarak bu insanlara bir yaşana yaşama hakkını daha güzel bir şekilde vermiş olur vedik de intibakın çıkartılmasını bekliyoruz devletimizin açlık sınırı altında kalan vatandaşlara refahtan pay vererek daha rahat bir nefes almalarını ve yaşam kalitelerini yükseltilmesini bekliyoruz. Yapılan bu zamlarla 13 milyon 900 bin emeklinin %60’ı açlık sınırı ve yoksulluk sınırın altında kaldı. Ve bu insanların bir an önce gelişen ülkemizde milli gelirinden refah payı verilmelidir ve bunların yaşama şartlarının daha düzenli bir hale gelmesini istiyoruz.
BU ÜLKEDE SADECE ASGARİ ÜCRETLİLER Mİ YAŞIYOR?
Sanki bu ülkede 13 milyon 900 bin emekli değil de sadece asgari ücretliler yaşıyor gibi 13 milyon 900 bin emeklinin %40’ının geçim seviyesi normal ve normalin üstünde. Ama %60’ı açlık ve yoksulluk sınırın altındadır. Hangi oturumu izliyorsanız asgari ücretten bahsediliyor. Buradan sizin aracılığınızla ceza hukukçumuz Ersan Şen’e teşekkür etmek istiyorum. Her türlü basın açıklamasında, açık oturumlarda emeklilerin durumunu, sosyal geçim durumlarını hep gündeme getirdi. Biz ona emekliler olarak teşekkür ediyoruz. Bu konuda da önce büyüklerimiz derdi kiİ Allah insana sağlık ve huzur versin. Ben şu anda bu düşünceyi ters yüzden okuyorum. Önce Allah insana maddi kaynak versin ki, sağlık da huzur da olsun. Gelir olmayan, açlık yoksulluk sınırında yaşayan bir aile reisinin evinde ne kadar huzur ve sağlık olabilir? Ben insanların yaşam seviyesinin yükseltilmesi için devletimizden şunu bekliyorum; Bir an önce şu insanların gelir seviyesini yükselterek, seyyanen zamlar vererek, intibak yasasını çıkartarak, bu insanların daha rahat bir yaşam seviyesine ulaşmasını istiyorum. İnşallah Devletimiz bugün bu yaptığı ekstra zammı bir daha gözden geçirerek, en kısa sürede intibakımızı çıkartır. İntibak çıkmadığı takdirde bu 5 bin 500 lira maaş alan ile 20 bin lira alan emekli arasındaki uçurum devam edecektirç Çünkü %30 verilen zam aza az oluyor, çoğa çok oluyor. Aradaki pergelin kapanmasını istiyoruz.