Değerli vatandaşlar, Türkiye’de; Fatih (Karadeniz Türkali-11’de), Yavuz Karadeniz Türkali-4’de), Kanuni (Karadeniz Türkali-10’da) ve Abdulhamid Han (Bakım ve ikmal işlemleri için Mersin’deki Taşucu Limanı açığına alındı beklemede) adlarında toplamda dört adet sondaj gemisi ile Barbaros Hayreddin Paşa (Ordu açıklarında) ve Oruç Reis (Gazipaşa açıklarında) adında iki adet sismik araştırma gemisi bulunmaktadır (Kaynak: vesseltracker.com gemi izleme uygulaması) Barbaros Hayrettin Paşa sismik araştırma ve Yavuz sondaj gemileri doğalgaz ve petrol aramak için doğu Akdeniz’in kalipso bölgesinde arama yapmak üzere harekete geçtiğini ancak ABD ve AB ülkelerinin baskısı üzerine gemilerimiz sessiz bir şekilde karasularımıza çekilerek Doğu Akdeniz’de doğalgaz arama faaliyetlerinin tamamen durdurulduğu malumunuzdur.

AKP iktidarı, bu bölgede herhangi bir rezerv tespiti söz konusu olmamasına rağmen halen sondaj çalışmaları yapılıyor yalanı ile algı yaratmaya devam ediyor. Oysa, söz konusu sismik araştırma gemileri şu anda kendi karasularımızda bulunmakta olup Gemilerimizin geri çekilmesinin kamuoyu üzerindeki olumsuz etkisini azaltmak için sondaj gemilerimizden biri olan Fatih sondaj gemisi Karadeniz’de
konumlandırılmıştır.
Öncelikle bilinmesini isterim ki enerji uzmanlarının hemen hemen tamamının ortak görüşü, Rezerv tespiti için oldukça uzun bir süreç içeren sismik araştırmalarının yapılması doğrultusundadır. Bu görüş bizlere AKP iktidarı tarafından açıklanan rezerv miktarlarının kesinlikle algıya dayalı bir söylem olduğunu gösteriyor.

Erdoğan’ın toplamda 710 milyar m3 doğalgaz keşfi yapıldığı ve 2026 yılı itibarıyla iletim hattına aktarılacağı ifadesini kuyu bazında ele alacak olursak;

• Sakarya gaz sahasında yer alan Çaycuma-1 kuyusunda FATİH sondaj gemisinin çalışması ile 58 milyar m3 ’lük doğal gaz keşfi ile toplamda bu kuyudaki gaz rezervinin 170 milyar m3’e
ulaştığı Aralık 2022’de RTE tarafından açıklandı.

• Tuna-1 sondaj çalışmalarında 320 milyar m3 doğalgaz rezervi daha sonra bulunduğu belirtilen 85 milyar m3 doğalgaz ile birlikte toplam gaz rezervinin 405 milyar m3 ’e ulaştığı ifade edilen bu sahada, Trabzon Limanı’nda kule montajı, bakımı ve ikmali yapılan FATİH sondaj gemisi 20 Temmuz’da söz konusu Tuna-1 kuyusuna ulaştı ve söz konusu bölgede sondaj çalışmasına 21.Temmuz.2020 tarihinde başladı.

Tam bir ay sonra 20.Ağustos.2020 tarihinde RTE 320 milyar m3 doğalgaz bulduk diye açıklama yaptı. Bu açıklamadan tam 57 gün sonra (17.Ekim.2020) 85 milyar m3 daha ilave gaz bulduk açıklaması yapıldı. Yani sondaj tamalanmadan 320 milyar m3, 57 günlük çalışma ile de 85 milyar m3 doğalgaz rezerv açıklaması bilimsel açıdan imkansız bir durum.

• Amasra-1 sondaj çalışmalarında bulunan doğalgaz için ise rezerv 135 milyar m3 olarak açıklanmıştır.

Bilimsel dayanaktan yoksun olarak Karadeniz’de bu üç sondaj esas alınarak yapılan açıklamalardaki bilgiler bir rezervi değil sadece bulguları ifade etmektedir. Bulguların gerçek rezerv olarak ifade edilmesi doğru değildir.

Bu gerçeklere rağmen, AKP iktidarı bulgulara dayalı açıkladığı rezerve bağlı olarak Filyos tesisleri ve boru döşeme işlerini yabancı firmalara anahtar teslimi vererek milyarlarca dolar harcama yapıyor. Böyle bir uygulama dünyanın hiçbir ülkesinde yapılmamıştır. Yapılması da mümkün değildir. Üretilmesi planlanan doğalgaz net rezerv tespit edilmeden milyarca
dolar yatırım yapılması manidar değil mi?