Ana Sayfa GÜNDEM, Uncategorized 9 Mart 2023 286 Görüntüleme

İŞ İNSANI BİLGE “ELAZIĞ’DA BİNALAR 3 BÜYÜK DEPREMİ KALDIRDI. HAFİF HASAR VERİLEN EVLER OLASI BİNGÖL DEPREMİNE DAYANAMAZ.”

Elazığ HARSİAD (Harput Sanayici ve İş Adamları Derneği) yönetim kurulu üyesi ve Emlak uzmanı Hasan Bilge, Maraş depremi sonrası yaşanan konut erişim krizini ve deprem sonrası yapılan hasat tespit çalışmalarını değerlendirdi.

ELAZIĞ’A ÇEVRE İLLERDEN GELEN GÖÇ, KONUTLARDAKİ FAHİŞ FİYAT ARTIŞLARINI TETİKLEDİ

Deprem bölgesindeki illerdeki yıkımla birlikte Elazığ’da ciddi bir konut sıkıntısı yaşandığına dikkat çeken Hasan Bilge, bunun fiyatlarda fahiş artışa neden olduğunu söyledi. Bu konunun önemli bir sorun olduğunu ifade eden Bilge, deprem riski olan bölgelerde konteyner kentlerin kurulmamış olmasının büyük sorunlara yol açtığını belirterek şunları söyledi:
‘’Bilge Organizasyon hizmetleri olarak branşımız içerisinde emlak konut alım kiralama işleri ile de uğraşıyoruz. Elazığ’da 2020’de bir depremi yaşadık bu deprem bize çok şey öğretti. Bu avantajı nasıl kullanmamız gerekiyordu? Deprem sonrası evlerin yapılması ile ilgili hakikaten TOKİ, üzerine düşeni yaptı. Herkeste bu son depremlerden sonra TOKİ’ye müthiş bir teveccüh oldu. Elazığ’da şu anda TOKİ’lerde boş yer yok. Son depremlerde de komşu illerimiz Adıyaman ve Malatya, Elazığ’a göç ettiler. Dolayısıyla Malatya’da çok büyük hasar meydana gelince onlarda da TOKİ’de şu anda yer yok. Evlere oluşan talepten dolayı fahiş fiyatlar oluşmaya başladı. Eskiden 700-800 lira olan kiralar Şimdilik 2 bin, 3 bin gibi rakamlara ulaştı. Burada ahlaken bir şeyi sorgulamamız ayrı bir şey. Bir de olan 7 üzerindeki olan bu iki depremi travması var. Herkes ne yapacağını bilmiyor.

DEPREM BEKLENEN BİR ŞEYDİ, VE HAZIRLIK YAPILABİLİRDİ

Her zaman öngörülü olmak lazım. Bizim Elazığlı hemşerimiz Naci Görür, Elazığ depreminden sonra Pazarcık, Maraş diye sesleniyordu. Gönül isterdi ki burada bu işi yönetenler ve bu işi yapanlar madem öyle bir şey var, en basitinden bir konteyner kent oluşturarak Maraş’ta, Antep’te, Adana’da. 10 binlik 20 binlik konteyner kentler. Her şey hazır olsundu. Dolayısıyla konut yapamazsan bile en yapılması gereken kolay olan buydu. Ama bu yapılmadı. Şimdi anlıyoruz ki bu konteyner kent hazır olsaydı, oradaki vatandaşlarımız dolayısıyla çadıra bile girmeden konteyner kente girip hayatlarına devam ettireceklerdi.’’

DAHA ÖNCEKİ DEPREMDE HASAR ALAN BİR BİNAYA BU DEPREMDE HASARSIZ RAPORU VERİLMESİNİN İZAHI MÜMKÜN DEĞİLDİR

Elazığ’da yapılan hasar tespit çalışmalarının vatandaşları güvenilirlik konusunda tatmin etmediğini ifade eden Hasan Bilge, özellikle daha önceki Elazığ depreminde hasar almış binaların hasar durumunun belirlenmesinde Elazığ dışından gelen ekiplerin çalışmasının sağlıklı olmadığını belirterek yetkililere çağrıda bulundu.
‘’Şimdi burada Elazığ’da esnafın sıkıntısı var. Emlakla ilgili fahiş fiyatlar var. Dolayısıyla şu anda Çevre ve Şehircilik biriminin elemanları geziyorlar. Ne kadar bir bilgi birikimleri var? Bazen rastlıyoruz daha önceki Elazığ depreminde ağır hasar gören binalar, sonradan iki deprem olmasına rağmen hafif hasara dönüşmüş vaziyette. Bunu izah etmek mümkün değil. Kendi branşımız jeoloji değil, mimar değiliz, inşaat mühendisi değiliz. Ama mantıken öyle bir şeyin olması hakikaten çok esef verici. Bunu anlamak da mümkün değil. Böyle bir şey nasıl olabilir? Yani duyuyoruz. Bakıyoruz adamlar geziyor. Ondan sonra şehir dışında gelen Çevre Şehircilik Müdürlüğü’nün elemanları var. Bunlar Elazığ’ı bilmeyerek, kendi tuttukları raporlara göre nitelendiriyorlar. Oysa ki depremi yaşamış bir Elazığ’ın Çevre ve Şehircilik elemanlarının kendileri denetlemesi gerekiyordu. Ki ilk depremde burada nasıl bir hasar olduğunu onlar daha iyi biliyorlardı. Şehir dışından gelen o elemanların çok tutarlı bir tespit yapacağına inanmıyoruz. Bunlar da bizim için çok olumsuz şeyler diye düşünüyorum. Bu çerçevede Elazığ’ı tamamen şu anda denetleyen bu karar mekanizmasında, önce ağır hasar olup da hafif hasara dönüştürme operasyonu hakikaten dehşet verici bir şey. Bunu nasıl yapmak lazım? Devlet görevlileri ve ilgilerinin bunun mutlaka bir doğru sonucunu ve raporunu vermesi gerekmektedir.’’

GÜVENLİK AÇISINDAN HANGİ BİNAYA GİRİLEBİLİR? BUNUN MEKANİZMASI DOĞRU ÇALIŞMIYOR

Deprem sonrası hasar alan binalara girilmesi ya da girilmemesi yönünde ciddi bir denetim yapılması gerektiğini de vurgulayan Hasan Bilge, Malatya’da yaşanan 5.6 şiddetindeki depremde hasarlı binalarda olan ve enkaz altında kalan insanlar olduğunu hatırlattı. Bilge, hala insanların hasar tespitleri tamamlanmadan evlere girip çıktıklarını ve bu konuda önlem alınması gerektiğini söyledi. Bilge:
‘’2020’de olan Elazığ depremi bize çok tecrübe kazandırdı. Hepimiz bu şehri seviyoruz. Bu şehrin güzelleşmesi ve normal bir şekle girmesi için de üzerimize düşeni bir Elazığlı olarak yapmak istiyoruz. Gördüğümüz güzel şeyler haricinde, olumsuz şeyleri de görünce bu şehir için üzülüyoruz. Mesela hasar tespit ekibinin doğru karar mekanizmasının iyi çalışmadığını görüyoruz. Ağır hasarlıya hafif hasar, hafif hasara ağır hasar. Burada da bir rant dönüyorsa, birileri kendi gücünü kullanıp da hasar durumunu değiştiriyorsa vay halimize. Bu olacak bir şey değil. En son İstasyon Caddesi’ndeki binada önce ağır hasar, sonra hafif hasar veya önce hafif, sonra ağır hasar verilmesi gibi durumlarla, birbirine dönüştürme gayreti sonucu orada iki vatandaşımız sonradan tabii çeri girip vefat ettiğini ve binanın çöktüğünü öğrendik. Bu çok acı bir şey. Binanın önceden boşaltılması da çok yerinde bir karar. İyi ki de boşaltılmış. Dolayısıyla hasarlı binalara girmek ayrı bir risk. Bunun mekanizması doğru çalışmıyor. Hangi binaya girmesi gerekiyor güvenlik açısından? Onun da denetim mekanizması yok. Geçen Malatya’da olan 5.6’lık depremde de çoğu kişi eşyalarını çıkartmak isterken orada yakalandı ve enkaz altında kaldı. Bunlar tabii devlet aklının, iyi yöneticilerin düşünmesi gereken şeylerdir. Bizler vatandaş olarak da bu devletin bireyleriyiz. Bu ülkede yaşıyoruz, hepimiz sorumluyuz. Doğrularımız doğru olacak. Yanlışları da gördüğümüz zaman ikaz etmek vatandaşlık görevimizdir. Bunu da yapmak durumundayız. Onun için özellikle doğru kişilerle, doğru tespitlerle herkesin menfaatlerini koruyacak şekilde ondan bireylerin toplum ve bu şehrin menfaatlerini koruyacak şekilde hepimiz bunları dile getirip doğruyu söylemekle mükellefiz iyi olması için hepimiz üzerine düşen ünlü yapmak zorundayız’’

ELAZIĞ’DA BİNALAR 3 BÜYÜK DEPREMİ KALDIRDI. HAFİF HASAR VERİLEN EVLER OLASI BİNGÖL DEPREMİNE DAYANAMAZ.
Hafif hasar tespiti yapılan evlerin beklenen Bingöl depremini kaldıramayacak hale geldiğini de dile getiren HARSİAD Yönetim Kurulu üyesi ve emlak uzmanı Hasan Bilge, bu konudaki incelemelerin çok iyi yapılması gerektiğini ve olası bir depreme karşı konteyner kentlerin kurularak hazırda bekletilmesi gerektiğini ifade ederek şunları söyledi:
‘’Bingöl’de beklenen 6,5 -7 şiddetindeki bir depremden sonra Elazığ’da hafif hasar verilen evlerin durumu ne olacak gibi soruların çok gündeme geldiğini de ifade eden Hasan Bilge şunları söyledi: Bana göre evlere girmek doğru değil. Şimdiden şimdi bile hafif hasarlı evlere girmekte zorluk çekiyor insanlar. Bir travma yaşıyoruz. Dairesinde çatlak varsa bile müthiş bir korku hakim insanlarda. Biz Elazığ olarak 3 depremi kaldırdık 6.8 ve son ikisi de 7 üzerindeki depremlerle birlikte. Eğer Allah korusun, Bingöl depremi olduğu zaman Elazığ’a ne kadar yansır onu düşünmek bile istemiyoruz. Çünkü dördüncü depremi kaldıracak güçte değil Elazığ. Bu çerçevede Elazığ’a biraz daha öncelik ve yapılan tespitlerde çok iyi ve doğru kararın ve iyi bir analizin yapılması gerektiğine inanıyorum. Bu konuda Elazığ çok daha risk altında ise hafif hasarlılar komşu il Bingöl’de olacak depremde ne kadar etkilenir? Bunun da analizi yapılmak durumundadır. Mutlaka bu konuda gerekirse şu anda Elazığ içerisinde çadır kentin kurulması gerekiyor. Yedekte kalacak 5 bin -10 bin adetlik bir konteyner rezervinin oluşması Elazığ’ın yararınadır. Şu anda müsait yerlerimiz var. Daha önce Malatya yolunda boş arazilerimiz var. Oraya yapılması gerektiğine inanıyorum. Çünkü Bingöl depreminin Elazığ’a çok daha fazla etki edeceğini ve daha çok hasar oluşturacağına inanıyorum. Bu çerçevede böyle bir hazırlığın yapılması gerektiğine inanıyorum, konteyner kentlerle bu hazırlıklarını desteklenmesi gerekiyor. Yapılan incelemelerde hafif orta ve ağır hasar durumunun titizlikle tespit edilmesi gerektiğini düşünüyorum.’’

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com