Ana Sayfa Güncel, GÜNDEM, Uncategorized 26 Haziran 2023 620 Görüntüleme

TARIM UZMANI RAMAZAN YILDIRIM: TARIM ÜRÜNLERİMİZE PAZAR OLANAĞI SUNULSAYDI, ÇİFTÇİMİZ ÇOK ÜRETTİ DİYE CEZA ALMAYACAKTI

2023 hasat sezonu başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın arpa ve buğday taban fiyatlarını açıklamasının ardından çiftçiler TMO’nun ürün alımına başlamasını bekliyorlar. Ancak piyasada arz-talep dengesizliği nedeni ile henüz ürünlerini TMO’da alım olmadığı için ellerinde bulunduran çiftçiler, kaygılı bir bekleyiş içerisine girdiler.

Elazığ’da tarım uzmanı ve üretici Ramazan Yıldırım, 2023 hasat sezonunda ürün rekoltesinin yüksek olmasına karşılık üreticinin ürününü satacak pazar bulmakta zorluk yaşadığını dile getirdi. Tarım politikasının yanlışlığı yüzünden hasat sezonunu başladığı güzellikte devam etmediğini ifade eden Yıldırım:” Hükümetin verdiği arpa-buğday fiyatları çok güzel. Ama TMO’nun verdiği fiyat realitede geçersiz kaldı. hükümetimizin bir uygulaması var; 11 ilde ÇKS kaydına bakılmadan ne kadar ürün varsa alınacak diye. Ama çiftçilerimiz şu anda ÇKS kaydına göre olan ürünlerini bile istedikleri gibi TMO’ya teslim edemiyorlar.” dedi.

2023 HASAT SEZONU BAŞLADIĞI GÜZELLİKTE DEVAM ETMEDİ

2023 hasat sezonu için çiftçiye verilen arpa-buğday taban fiyatlarının memnuniyet verici olduğunu ifade eden Elazığlı tarım uzmanı ve üretici Ramazan Yıldırım: ”Belirlenen fiyat iyi, belirlenen politika iyi. Ama hayata geçmiş şekli kötü. Biz bir an önce TMO’nun hızlı ve çaplı alımlarla çiftçilerin bu sorunun giderilmesini arzu ediyoruz.” dedi Yıldırım TMO’nun arpa- buğday alımına ilişkin olarak şunları söyledi:

”İlimizde 2023 hububat sezonu başlamış bulunmakta.2023 yılı  Elazığ açısından yağışların bol olduğu, verimliliğin, rekoltenin yüksek olduğu bir yıl oldu. Buna üreticilerimiz de besicilerimiz de sevinmekteler. Yalnız ülkemizde tarım politikaları bir türlü oturmadığı için sezon başladığı güzelliğiyle devam etmedi. Hükümetin verdiği arpa-buğday fiyatları çok güzel. Fiyatlar kurtaran ve kazandıracak fiyatlar. Ama TMO’nun verdiği fiyat realitede geçersiz kaldı. Şu an çiftçilerimiz, özellikle hükümetimizin bir uygulaması var; 11 ilde ÇKS kaydına bakılmadan ne kadar ürün varsa alınacak diye. Ama çiftçilerimiz şu anda ÇKS kaydına göre olan ürünlerini bile istedikleri gibi TMO’ya teslim edemiyorlar. Buradan şunu görüyoruz. Belirlenen fiyat iyi, belirlenen politika iyi. Ama hayata geçmiş şekli kötü. Takdir edersiniz ki bir işin hayata geçiş şekli, insanlara yansır. Bu da hayata geçiş şekli kötü olduğu için çiftçilerimize iyi yönüyle yansıyamadı. Biz bir an önce TMO’nun hızlı ve çaplı alımlarla çiftçilerin bu sorunun giderilmesini arzu ediyoruz.”

HAYVAN SAYISINDA CİDDİ BİR AZALMA OLDUĞU İÇİN, ARPA TALEBİNDE DE AZALMA VAR

Ülkemizde şimdiye kadarki yıllarda hayvancılar da hasat zamanı ürün almak isterlerdi. Son 2 yıldır TMO’nun ürün satışlarında besiciyi destekleyen nitelikte piyasadan aldığı fiyatın daha altına  ürün sunduğu için hayvancımız da bu yıl ürün almamayı hedefliyor. Daha ileri iki aylarda bu ürünü daha ucuza alacağına inandığı için, şimdilik ürün almamayı hedefliyor. Toprak Mahsulleri Ofisi bugün bir açıklama ile önümüzdeki günlerde daha ucuza ürün vermeyeceğini söyledi. Ama ülkemizin bu yılki hayvancılıktaki temel sorunlarından birisi sığır yetiştiriciliğinde hayvan sayısında ciddi bir azalma olması. Bu azalmadan dolayı da piyasada hayvancılıkta tüketilecek arpa miktarı azalacak oldu. Bunun azalması da çiftçinin malını satarken ciddi anlamda zorlanması anlamına gelmektedir.

2002 YILINDAN BERİ TARIM POLİTİKASI NEDENİYLE  İSTİKRARLI BİR BÜYÜME GÖREMEDİK

Hükümetin tarım politikalarının tarımda istikrarlı bir büyüme sağlayamadığını ifade eden Yıldırım, rekoltesi fazla olan ürünlerin stoklanması konusunda ciddi sıkıntılar olduğunu da dile getirerek şunları söyledi:

”Bir de AK Parti hükümetlerinin her dalda iyi kötü ciddi başarısı var. Ama tarım sektöründe 2002’den bu tarafa ciddi anlamda bir başarı görmedik. Çok ciddi tarımsal destekler verilmesine rağmen, çok ciddi açılımlar yapılmasına rağmen, biz istikrarlı bir çizgide bir büyüme göremedik. Geçen yıl hükümetimiz besicilere destek olsun diye ithal  edilen arpayı ucuza çiftçimize ve besicimize verdi. Ama bu da verilen mal miktarının fazlalığından dolayı, bugün aşağı yukarı tüm besicilerin  depolarında arpa olmasına, LİDAŞ’larda geçen yıla ait arpa bulunmasına ve  yeni arpayı stoklamak için yerin daha az olmasına ya da olmamasına sebebiyet vermiştir. Bu da yine bizim ayarlayamadığımız şeylerden biri. Son yıllarda 3. tarım bakanı ile çalışıyoruz. 3 Tarım Bakanlığının da kendine göre politikaları var. Ama kabul edin ki toprağın ya da iklimin tarım bakanlığına bakan bir politikası yok. Realite realitedir. Bugün harmanın bir zamanı vardır , üretimin bir zamanı vardır. Ne kimse TMO’yu, ne LİDAŞ’ı, ne de tarım bakanını beklemez. Bugün  burada bakanlar değişse de, çiftçi ile ilgili ürün konusu önemli. Çünkü bu ürünler yer ve stok isteyen ürünlerdir. Çiftçi ile ilgili herhangi bir öteleme olmadan hareket edilmesinden yanayız.”

TARIM ÜRÜNLERİMİZE PAZAR OLANAĞI SUNULSAYDI, ÇİFTÇİMİZ ÇOK ÜRETTİ DİYE CEZA ALMAYACAKTI

Tarım politikasının üreticiye pazar da bulan bir yapıda olmasının gerektiğini de dile getiren Yıldırım, fazla rekoltesi olan ürünler için çiftçilerin kaygılanmayacağı, ürünü için pazar bulabileceği bir ortam yaratılması gerektiğini söyleyerek: ”Tarım bakanının bölgemizi bilen, bölgemizden anlayan, üründen anlayan, Türkiye’nin tarımsal kapasitesinden anlayan ve bu konuda kooperatifleştiren bir politikası olmalı. ”dedi. Yıldırım sözlerine şöyle devam etti.

”Tarım bakanlığımızın kooperatiflerle beraber bize dünyadan alıcılar bulan, dünyadan ithalatçılar bulan, dünyaya ihracatçılar pazarlayan bir yapıda olmasını istiyoruz. Bu yıl arpamız çok çıkmış arpamızda sorun var. Buğdayımız çok çıkmış, buğdayımızda sorun var. Yarın domatesimiz çok çıktığında domatesimizde sorun olacak. Siz bir çiftçi olarak hiçbir zaman ektiğim üründen daha az alayım diye bir dua   edemezsiniz. Siz ürün ekerken daha fazla almanın yolunu arayacaksınız. Tarım bakanımıza da seslenmek istiyorum. Bugün bizim başımıza arpada buğdayda gelen şeyin, yarın domateste, biberde, salatalıkta veya çeşitli meyve  pazarında gelmeyeceğine dair herhangi bir garanti yok. Biz ürünümüzü dünyanın her yerinde görmek istiyoruz. Dünyanın her yerinde domates, biber, salatalık tüketilebilir. Eğer biz ürünümüzü kanalize edebilirsek, bunun organizasyonunu oluşturabilirsek, ürettiğimiz miktardan dolayı çiftçi çok üretti diye ceza almayacaktı. Eminim tarım bakanımız da çiftçimizin para kazanmasını ister. Ama bir altyapı yapılmadan, bu işte ciddi bir kooperatifleşme olmadan, girdiler daha önceden alınmadan, yarın bizim elimizde potansiyel olarak ne kadar domates çıkacak, ne kadar biber çıkacak, bu bilinmeden, bu adımlar günübirlik atılmaz. O domatesler çöpe gider, o biber çöpe gider veyahut da yok pahasına satılır, o çiftçinin emeği boşa gider.Biz, bu arpa buğday olayının son olmasını, bundan sonra bütün ürünlerimizde ciddi anlamda üretim ve pazar ilişkisinin iyi değerlendirilmesini talep ediyoruz.”

”Toprak Mahsulleri Ofisi şu anda arpa alıyor. Ama TMO’ya giden talep kadar alım yok. Hatta bu konuda milletvekillerimizden Erol Keleş Bey araya girdi toprak mahsulleri normalde bayramdan sonra almayı düşünüyordu. Erol Keleş Bey araya girip toprak mahsullerinin bayramdan öncesinde almasına vesile oldu. Bu da bir kısım çiftçimiz için yine bir mucize kurtuluş yolu. Umarız bu alımının miktarını fazla tutar, bir an önce yer silolarını ayarlarlar. Çiftçinin gözü korkmadan, ‘ben malımı Toprak Mahsulleri Ofisi’ne teslim edebileceğim’ edasıyla çiftçimiz üretim yapar.

DEPREM, ÜRETİCİLERİMİZ İÇİN ÇOK BÜYÜK İHTİYAÇLARI DOĞURDU

Ve biz yine Cumhurbaşkanımızın dediği gibi deprem bölgelerinden olmamız hasebi ile kabul edin ki ev ihtiyacı olmayan bir insanın depremle beraber ev ihtiyacı oldu. Dükkan ihtiyacı olmayan bir insanın depremle beraber dükkan ihtiyacı doğdu. Bütün çiftçilerimiz mağdur olmamış olabilir, ama bu şehir bir mağduriyet yaşadı. Ve ciddi manada inşaata para ödüyoruz. Ciddi anlamda inşaat maliyetlerimiz arttı. İnşaatta eleman bulamıyoruz. Bunların hepsi parayla yapılacak şeyler. Yani çiftçimizin bu paraya ihtiyacı var. Ürününü değerlendirebilmesi için ÇKS’li ÇKS’siz bütün çiftçilerin ürününün TMO tarafından alınmasını arzu ediyoruz.

SERBEST PİYASA DA ÜRÜN ALIMI KONUSUNDA ÇOK ÜRKEK

”Alım konusunda serbest piyasa çok ürkek davranıyor. Alım  adımı atıp atmamakta kararsız. Serbest piyasa bugün vereceğim fiyata bu malı besiciye satıp satamayacağını kestiremiyor. Her ne kadar TMO açıklama yaptıysa da besicinin ciddi anlamda TMO’nun ucuz arpa verecek ümidi var. Bu haberlerde ciddi olarak söylenmesi, besicinin de bunu net olarak algılanması gerekiyor. Ve kendisi için  yıl içerisinde lazım olacak arpaya şimdiden yatırım yapmasını talep ediyoruz . Serbest piyasa aldığı arpayı satamadığı takdirde, kısıtlı bir alımdan sonra çiftçisine mal getirme demek zorunda kalacak. Bunu dememek için alımını yapmaktan ürküyor. Serbest piyasa bugün aldığında yarın çiftçisine yani çiftçiden aldığım malı besiciye kaça satacağını şu an kestiremiyor. Burada bir fiyat belirsizliği de var. Ürün bol, besici yanaşmıyor. Bunlardan dolayı temkinli davranıyor .”

 

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com