Doğru Parti Genel Başkan Yardımcısı Cezmi Orkun, Türkiye’nin büyüme rakamlarını değerlendirdiği bir açıklama yaptı. Açıklamasında büyüme hızının artmasının , toplumsal refahın arttığı anlamına gelmediğini ifade eden Orkun, İstihdama dayalı üretim olmadıkça sağlıklı büyümeden bahsedilemeyeceğini ve Cumhur Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisine ait ekonomi modelde ısrar etmesinin maliyetlerinin halka yükleneceğini söyledi.
Orkun şunları kaydetti:
”AKP yönetimi 2022 yılı ilk çeyreğinde ülkemizin yüzde 7.34 oranında büyüdüğünü açıkladı. Peki bu büyüme halkımızayansıdı mı? elbette hayır. Ülkemiz AKP yönetimine göre büyümüş,ancak halkımız daha fazla fakirleşmiş yani sosyal ve ekonomikanlamda adeta can çekişiyor.
Ekonomistlere göre ekonomik büyüme; Fiziki sermaye mallarının miktarında artış sağlanması, teknolojik gelişmenin takibi ve tesisi,işgücünün büyütülmesi ve beşeri sermayenin artırılması halinde bir anlam ifade eder. Aksi durumda büyüme hızının artması, bugün olduğu gibi toplumsal refahın arttığı anlamına gelmez. Toplumsal katmanlar arasındaki gelir dağılımı adaletinin sağlanmaması durumunda büyüme üretime dayalı olmayıp enflasyon getirisinin sonucu olacaktır. Bugün halkımız barınma, kira ve yaşam standartlarının düşmesi sorunlarıyla uğraşırken gerçek anlamda ülke büyümesinden bahsedilemez elbette. Bu büyümenin kime ve neye göre gerçekleştiği sorusunun cevabını Bakan Nebati geçenlerde açıklamıştı.
Sonuç olarak, İstihdama dayalı üretim olmadıkça sağlıklı büyümeden bahsedilemez.Türkiye’de sorunu büyüme değil, kamu finansmanı ya da dış finansman ihtiyacı yaratmak suretiyle büyümeyi zorlamaktan kaynaklanmaktadır. Büyümenin halkımıza olumlu yansıması ve sorunsuz olması için; Kamu da tasarruf tedbirlerinin alınması, tarımda üretimle ithalatın önlenmesi,adil vergilendirme(çok kazanandan çok, az kazanandan az) ve vergi kayıplarının önlenmesi gibi adımlarının izlenmesi gerekmektedir. Bunu başarabilmenin yolu ise gerekli yapısal reformlardan geçmektedir. Bu yapılmadığı için günümüzde ki büyümenin olumsuz faturasını halkımız, kazanç birikimlerini kullanarak çok çok kısa bir sürede yok olmaktadır.
Zaten, Hazine ve Maliye Bakanı Nebati “uyguladığımız bu modelde dar gelirli hariç herkes kazandı” ifadesi ile bu durumu itiraf etmiştir. Ekonomi de Kabul gören genel görüş, “enflasyon yüksek seyrini korudukça büyümenin yavaşladığı” gerçeğidir.
Tüm bu gerçeklere rağmen, Erdoğan hala akıl ve bilimden uzak kendisine ait sözde ekonomi model de ısrar etmekte ve oluşan ya da oluşacak maliyetleri yine halkımızın sırtına yüklemektedir. Halkımızın yokluk, sefalet ve açlığa mahkum edildiğini görmüyor hatta “ bu memlekette aç ve açlık yoktur” diyebilecek kadar gerçeklerden kopuk sözler söylüyor.
AKP yönetimi mahkum olduğu sarayından çıkıp halkımızla buluşma cesaretini gösterir ise aç ve açlık var mı, yok mu görürler. Saray görmese de dış dünya görüyor ve paylaşıyor.
Örneğin; BM Dünya Gıda Programı’nın “Hunger Map Live” olarak bilinen açlık haritasına göre 82,3 milyon nüfuslu Türkiye’de yetersiz gıda tüketimi olan kişi sayısının 15 milyon ve bunun il bazında en yüksek oranının 116 bin kişi ile Şırnak olduğu açıklandı. Saray ve eşrafı, Şırnaklı vatandaşlarımızın durumunu yerinde incelemeleri halinde DOĞRU olanı görebilirler.
Uygulanan yeni ekonomi modelini de eleştiren Orkun, bu model ile ülkedeki vatandaşların % 90 ‘ının yoksulluk sınırının altında yaşadığını ve 16 milyon insanın sağlıklı beslenemediğini vurgulayarak, söz konusu büyümenin, özde küçülme olduğunu söyledi.Orkun:
”AKP iktidarının Erdoğan ekonomi modeli ile toplumumuz da yoksulluk sınırının altında bir gelire sahip olan vatandaşlarımızın oranı yüzde 90’a ulaşmıştır. Özellikle son bir yıl içerisinde yoksulluk, sefalet ve açlığa mahkum edilen halkımızın içinde bulunduğu bu vahim durum, yurt dışı otorite kuruluşlarının raporlarında da yer almıştır. Hal böyle iken, Bakan Nebati bir açıklamasında, “Dünya ekonomideki
başarımızı beğeniyor” dedi. Sayın Bakan, dünya ekonomideki başarısızlığınızı ifşa ediyor. Siz hangi ülkenin Hazine ve Maliye bakanısınız acaba. Gerçekler sizin parlayan gözlerinizde değil, halkın sizleri görmemek için kapattığı gözlerde.
AKP yönetiminin yirmi yıldır uyguladığı politikalar sonucunda, GSMH da adil paylaşımın olmadığı, büyümenin sorunlu olması sonucunda 16 milyon insanımızın sağlıklı beslenemediği, istihdama yönelik üretimin yok edildiği, insanlarımızın yoksulluk, sefalet ve
açlığa mahkum edildiği ve çözüme yönelik adım atılmadığı bilinmesine rağmen; söz konusu
büyümenin, özde küçülme olarak yaşandığı bir gerçektir.
DOĞRU PARTİ iktidarında insanlarımızın sömürülmesine dayalı tüm uygulamalara son verilecek
ve mutlaka, konumu ne olursa olsun sebep olanlardan yargı önünde hesap sorulacaktır. Söz
veriyoruz. İktidarımızda sözde değil, özde büyüme için, MİLLETİMİZİ BÜYÜTEREK, ÜLKEMİZİ
BÜYÜTECEĞİZ.” dedi.